İstanbul'da 1 Mayıs Emek ve Dayanışma Günü'nde kısıtlama tedbirlerine rağmen taşkınlık çıkardıkları ve polislere taş, su damacanası, tekme ve yumruklarla saldırmak suretiyle mukavemet gösterdikleri iddia edilen 25'i tutuklu 30 sanığın yargılanmasına başlandı. İstanbul 44. Asliye Ceza Mahkemesi'nce görülen duruşmaya bir kısım tutuklu ve tutuksuz sanıklar hazır bulunurken, çok sayıda sanık avukatı da katıldı.
Duruşmada savunma yapan tutuklu sanık Alev Palu, "Taksim'in gösteriler için yasaklandığından haberim vardı. Yüzüme biber gazı sıkıldığında refleks olarak elimdeki bayrak flamasını kendimi savunma amacıyla polise fırlattım” derken, tutuklu sanık Ayşe Beliz ise beraatını ve tahliyesini talep etti.



“Özgür Özel'in çağrısı üzerine Taksim'e gösteri yapmak amacıyla gitmek istedim”


Tutuksuz sanık Bekir Aslan da, kısıtlamalardan haberdar olduğunu belirterek, “Özgür Özel'in çağrısı üzerine 1 Mayıs'ta Taksim'e gösteri yapmak amacıyla gitmek istedim. Polise saldırmak gibi bir amacında değil, kendimi koruma amacıyla hareket ettim. Eylemlerimi refleks olarak gerçekleştirdim. Suçlamaları kabul etmiyorum” ifadelerini kullandı.


Savunma yapan sanık avukatları, müvekkillerinin üzerlerine atılı suçlamaları kabul etmediklerini belirterek tahliyelerini ve beraatlarını talep etti.

Tutukluluk hallerinin devamını talep etti


Cumhuriyet Savcısı, tutuklu sanıkların tutukluluk hallerinin devamına, tutuksuz sanıkların ise adli kontrol tedbirlerinin devamını talep etti.

Tutuklu sanıkların tahliyesine hükmedildi


Alınan savunmaların ardından ara kararını açıklayan mahkeme, tutuklu bulunan tüm sanıkların yurt dışı çıkış yasağı tedbiriyle tahliyesine hükmetti. Ayrıca heyet, tutuksuz bulunan tüm sanıkların imza atma şeklindeki adli kontrol tedbirinin kaldırılmasına, yurt dışı çıkış yasağı tedbirinin ise devamına hükmederek duruşmayı 25 Aralık 2024 tarihine erteledi.



Fotoğraf çeken izleyici hakkında suç duyurusu


Ayrıca mahkeme, izleyicilerden bazı kişilerin duruşmaya ara verildiği sırada salonda fotoğraf çektiği ve sosyal medya platformunda paylaştığının belirlendiğini belirterek, fotoğrafı çeken kişilerin tespit edilerek haklarında suç duyurusunda bulunulmasına hükmetti.

İddianameden

Kılıçdaroğlu hakim karşısında Kılıçdaroğlu hakim karşısında


İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı'nca hazırlanan iddianamede, Fatih Saraçhane Parkı'nda çeşitli konfederasyon, sendika, STK, marjinal grup ve oluşumlar tarafından sosyal medyadan Taksim Meydanı'na 'kanunsuz yürüyüş' gerçekleştirecekleri çağrıları bulunduğu anlatıldı. Hazırlanan iddianamede, Fatih Kaymakamlığı'nca alınan yasaklama kararına istinaden İstanbul İl Emniyet Müdürlüğü'nce belirtilen yer ve çevresinde olmak üzere kapama ve arama noktaları oluşturularak gerekli tedbirlerin alındığı, buna rağmen söz konusu grupların ve bireysel katılımcıların olay yerine geldiğinin görüldüğü aktarıldı.



Su damacanası, kaldırım taşı fırlatarak polisleri yaraladıkları belirtildi


Yasaklama kararı olmasına rağmen meydanda toplanan kalabalığa dağılmaları konusunda 3'ten fazla kez yüksek sesle uyarı yapılarak dağılmaları amacıyla müdahale edildiği belirtilen iddianamede, şüphelilerin Taksim Meydanı'na çıkmak amacıyla Saraçhane sur önü bölgesinde güvenlik güçlerince oluşturulan hatta taş, flama sopası, su damacanası, tekme ve yumruk ile saldırmak suretiyle dağılmamakta ısrar ettikleri, şüphelilerin fikir ve eylem birliği içerisinde hareket ettikleri, şüphelilerin taş, kaldırım taşı gibi sert cisim atmak, flama sopası, su damacanası ile vurmak, tekmelemek, yumruk atmak, iteklemek suretiyle müşteki polis memurlarını yaraladıkları kaydedildi.


17'şer yıla kadar hapis talebi


Hazırlanan iddianamede 30 şüpheli hakkında ‘görevi yaptırmamak için direnme', ‘kanuna aykırı toplantı ve yürüyüşlere silahsız katılarak ihtara rağmen kendiliğinden dağılmama', ‘kasten yaralama' ve ‘kamu malına zarar verme' suçlarından 3'er yıl 9'ar aydan 17'şer yıla kadar hapis cezasına çarptırılmaları talep edildi.