Jeunet'nin Le Fabuleux Destin d'Amélie Poulain (Amélie Poulain'ın Masalsı Kaderi) ya da kısaca Amélie isimli filmi Türkiye de dahil tüm dünyada büyük ilgi gördü ve zamanla sinemanın kült filmleri arasında yerini buldu.
Paris sokaklarında geçen film, iyi kalpli genç bir garson olan Amélie'nin hayatına bakış sunuyordu. Fakat, filmin yönetmeni Jean-Pierre Jeunet neredeyse çeyrek asır sonra aslında Amélie'nin sandığımız gibi 'masum bir karakter olmadığını' açığa çıkardı.
Fransız yönetmen Jeunet, yayınladığı 6 dakikalık kısa filmle Amélie'nin esas hikayesini gözler önüne sererek sinemanın en büyük plot twist'lerinden birine imza attı.
Euronews haberine göre, “La véritable histoire d’Amélie Poulain" (Amélie Poulain'ın Gerçek Hikayesi) isimli kısa filme göre, Amélie aslında Sovyetler Birliği'nin istihbarat servisi KGB (Devlet Güvenlik Komitesi) tarafından işe alınan bir casustu. Ve aslında Amélie, küçüklüğünden bu yana ajanlık eğitimi alıyordu.
Kısa film, Jeunet'nin sırrı açığa çıkarma zamanının geldiğini anlatan konuşmasıyla başlıyor. Fransız oyuncu Audrey Tautou tarafından canlandırılan Amélie'nin casusluk teknikleri ve siyanürlü krem brule hazırlamak gibi "sinsi" planları, filmin ikonik sahnelerinin yardımıyla deşifre ediliyor.
Jeunet'nin yeni kısa metrajı, film yapım süreçlerinde kurgunun önemini ve görüntülerin yeni senaryo için nasıl yeniden kurgulanabileceğini gözler önüne seriyor.
Her ne kadar yıllar sonra casusluk hikayeleri anlatsa da Jeunet aslında beyaz perdede "ketum" bir yönetmen olarak biliniyor.
Jeunet, 2004'te başrolde yine Tautou'nun yer aldığı Kayıp Nişanlı'yı (Un long dimanche de fiançailles), 2009'daysa komedi filmi Micmacs'i çekti. Her ikisi de ilgi gördü ancak ama Amélie'nin ulusal ve uluslararası başarısının yanında sönük kaldılar.
