Kahramanmaraş merkezli depremlerde en çok yıkımın yaşandığı Hatay’a gelen Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanı Murat Kurum, Hatay Afet Koordinasyon Toplantısına başkanlık etti. Toplantının ardından basın açıklaması yapan Bakan Kurum, depremin ardından yaşanan sel felaketlini de hatırlatarak, “Doğal afetlerle sınandığımız zor günlerden geçiyoruz. İnşallah hepsini el ele atlatacağız” dedi.
Zorlukların ancak birlik olunca atlatılabileceğini ifade eden Kurum, “Devletimiz, bütün imkan ve birikimiyle afetzede kardeşlerinin yanındadır. Hiçbir kardeşimiz, hiçbir vatandaşımız yalnız değildir. Milletimiz müsterih olsun. Tam kadro sahadayız. 85 milyon, milletimizin tamamı tek yürek oldu. Herkes bilmelidir ki; yaraları en kısa sürede saracağız. Acıları paylaşarak hafifleteceğiz. Devletimiz ve milletimiz omuz omuzadır. İnşallah bu zorlu günleri, bu imtihan dolu zamanları hep birlikte atlatacağız” diye konuştu.
"10 ilimizde de gece gündüz demeden çalışıyoruz"
Hatay’da yapılan hasar tespit çalışmalarının son halini değerlendirdiklerini ifade eden Kurum, “Valilerimizle, belediye başkanlarımızla istişareler yaptık. Hatay’ımızda da ve afetten zarar gören diğer 10 ilimizde de gece gündüz demeden çalışıyoruz. Bu zor günleri aşarak umut dolu güzel günlere hep birlikte kavuşacağız. Arama kurtarmadan sağlık hizmetlerine, hasar tespitten insani yardım çalışmalarına kadar gereken bütün çalışmaları yaptık, yapmaya devam ediyoruz. TOKİ ve Emlak Konut ile prefabrik, çelik konstrüksiyon ve yığma yapılardan oluşan geçici barınma alanlarımızı hızlıca inşa ediyor ve vatandaşlarımızı; okulu, parkı, sosyal donatıları olan bu konteyner kentlerimize, geçici barınma alanlarımıza yerleştiriyoruz” dedi.
“312 bin 931 bina yıkık, acil yıkılacak, ağır ve orta hasarlı”
Şu anda 2.5 milyon vatandaşın geçici barınma alanlarında misafir edildiğini ifade eden Kurum, “Mayıs ayına kadar 100 bin konteyneri daha hazırlayarak en az 500 bin vatandaşımızı da buralarda misafir edeceğiz. Şu anda Gaziantep, Kahramanmaraş, Adıyaman, Kilis, Osmaniye, Elazığ, Hatay ve Diyarbakır olmak üzere 8 ilimizde hasar tespit çalışmalarımızı tamamladık. Diğer illerimizde de sona yaklaştık, tamamlamak üzereyiz. Depremden etkilenen illerimizde 5 milyon 646 bin bağımsız bölümden oluşan 2 milyon 31 bin binada inceleme yaptık. İçerisinde 894 bin 130 bağımsız bölüm olan 312 bin 931 binanın yıkık, acil yıkılacak, ağır ve orta hasarlı olduğunu tespit ettik. Hatay’ımızda ise 333 bin 825 bağımsız bölümden oluşan 99 bin 475 binayı yıkık, acil yıkılacak, ağır ve orta hasarlı olarak tespit ettik” diye konuştu.
Yaşanan afetin ilk anından itibaren çok titiz bir çalışma yürüttüklerini ifade eden Bakan Kurum, “Yeni şehirlerimizi inşa edeceğimiz alanlarda mikro bölgeleme, jeoloji ve zemin etütlerini tamamladıktan sonra cumhuriyet tarihinin en büyük afet dönüşümünü sürdürüyoruz. Hatay’ımızda 216 bin 733 afet konutu ve 34 bin 129 köy evi olmak üzere toplam 250 bin 862 konut inşa edeceğiz. Bu çerçevede 21 Şubat’tan bugüne kadar 7 bin 173’ü Hatay’da olmak üzere toplam 54 bin 84 afet konutunun ihalesini yaptık.
Yine 2 bini Hatay’da olmak üzere 11 ilimizde toplam 12 bin 966 köy evimizin de ihalesi yapıldı. Böylece afet bölgelerinde toplamda 67 bin 50 afet konutu ve köy evinin yapım süreci başlamış oldu. Konutlarımızı TOKİ’mizle, Emlak Konut’umuzla, Yapı İşleri Genel Müdürlüğümüzle birlikte yapacağız. İlk Evim, İlk İş Yerim projelerinde olduğu gibi sosyal donatıları hazırlanmış, altyapısı tamamlanmış yaşam alanlarımızı 1 yıl içerisinde inşa ederek afetzede kardeşlerimize teslim edeceğiz” dedi
1 yıl içerisinde 11 ilde 319 bin, toplamda ise 650 bin konutun inşa edileceğini ifade eden Kurum, “Yeni konutlarımızı, yeni iş yerlerimizi, yeni hayat alanlarımızı; akademisyenlerimizin, iş insanlarımızın, STK’larımızın, vatandaşlarımızın görüşlerini, fikirlerini alarak inşa ediyoruz. Yeni şehirlerimizi Türkiye Ulusal Risk Kalkanı modeline uygun olarak fay hattından uzak bölgelere, en sağlam zeminlere, en uygun mühendislik uygulamalarıyla inşa edeceğiz. 11 ilimizde yaptığımız tüm çalışmalarda şehirlerin demografisini, sosyolojisini, tarihini, sanatını, kültürünü, sanayisini, mimari yapısını koruyacak ve canlandıracak adımlar atıyoruz. Hatay bizim için, ülkemiz için ayrı bir öneme sahip. Bu bölge verimli topraklarıyla, ortaya koyduğu ticari birikimle, Akdeniz’e açılan kapılarımızdan biri olması sebebiyle önemi büyük. Köklü bir tarihi, parlak bir istikbali var. Yeni inşa sürecimizde Hatay’ımızın özgün kimliğini, tarihi mirasını, kültürel birikimini, medeniyet tecrübesini hem koruyacağız hem güçlendireceğiz” şeklinde konuştu.