Sultanbeyli Dijital Dönüşüm ve Yetkinlik Geliştirme Merkezi'nin açılışı Bakan Varank'ın yanı sıra Sultanbeyli Belediye Başkanı Hüseyin Keskin, AK Parti İstanbul İl Başkanı Osman Nuri Kabaktepe, İstanbul Kalkınma Ajansı Genel Sekreteri İsmail Erkam Tüzgen, vatandaşlar ve iş ve siyaset dünyasından temsilcilerin katılımıyla gerçekleştirildi.
Bakan Varank, burada yaptığı konuşmada, bugün Sultanbeyli’de, İstanbul Kalkınma Ajansı ve Sultanbeyli Belediyesi’nin iş birliği ile hayata geçen Dijital Dönüşüm ve Yetkinlik Merkezi'nin resmi açılışını gerçekleştirdiklerini belirterek, bilhassa genç girişimcilerin bir numaralı uğrak yeri olacağına inandığı merkezin ilçeye, İstanbul’a ve ülkeye hayırlı olmasını diledi.
Dijital dönüşümün, özellikle salgın sonrasında dünyanın vazgeçilmezi haline geldiğini ve teknolojideki hızlı gelişimin, iş yapış şekillerini kökten değiştirdiğini dile getiren Varank, dijital yetkinliklerin, rekabette en önemli avantaj haline geldiğini vurguladı.
Sultanbeyli Belediyesi'nin Dijital Dönüşüm ve Yetkinlik Merkezi'nin önemli bir girişim olduğuna dikkati çeken Varank, merkezde yer alan açık ofislerin, eğitim sınıflarının, bilgisayar laboratuvarlarının ve diğer donanımların, işletmelerin dijital yetkinliklerini artırmalarına yardımcı olacağını dile getirdi.
"İlçe belediyelerimiz İstanbul’da, büyük fark oluşturan işlere imza atıyorlar"
Böyle bir projeyi hayata geçiren Sultanbeyli Belediyesini, Belediye Başkanı Hüseyin Keskin'i ve emeği geçen herkesi canı gönülden tebrik eden Bakan Varank, "Birileri belki kırılacak, üzülecek ama ben bütün samimiyetimle şunu ifade etmek istiyorum. İstanbul Büyükşehir Belediyesi isminin bir tabeladan ibaret olduğu bu dönemde, ilçe belediyelerimiz İstanbul’da, büyük fark oluşturan işlere imza atıyorlar. Bu durum, bizim belediyelerimizin ne kadar başarılı olduğunu görmemiz açısından faydalı, ama İstanbul için maalesef bir kayıp dönemin işareti. Bakınız arkadaşlar, seçildiği günden beri İBB’deki görev alanı dışında her alana göz kırpan bir siyasi profil ile karşı karşıyayız." dedi. Mustafa Varank, şöyle devam etti:
"Tabii biz eleştirince, bir bakan İBB başkanını eleştirir mi diyorlar. İyi de ortada İBB Başkanlığı dışında her işi yapan biri var. Hem bu aralar Kılıçdaroğlu ve Akşener arasındaki ebeveyn kavgasının suhulete ermesi için Cumhurbaşkanı Yardımcılığı görevine de talip. Biraz daha eleştiri kaldırabilir olgunluğa erişmiştir diye düşünüyorum. 4 yıldır her fırsatta yaptığı gibi İstanbul’dan kaçmaya bahane arama zahmetinden de kurtulmuş oldu. Seçim ya da adaylık gerektirmeyen bir makam için yine ülkenin dört bir yanında geziyor. Bir bakıyorsunuz Burdur’da, bir bakıyorsunuz Sinop’ta, bir bakıyorsunuz Trabzon’da.
Hal böyle olunca İstanbullular da soruyor, 'Sayın başkan, İstanbul’a uğramayı da düşünüyor musunuz?'. 'Bu şehrin sorunlarıyla, acil hizmet bekleyen alanlarıyla ilgilenmeyi de düşünüyor musunuz?' İstanbul halkı sizi Anadolu turnesi yapmanız için mi seçti? Durum o kadar acı ki. Şimdi ne diyorlar; 7’li koalisyon kazanırsa bu muhteremler hem belediye başkanlığı hem Cumhurbaşkanı yardımcılığı görevini beraber yürüteceklermiş. Yahu siz bu milletin aklıyla alay mı ediyorsunuz? Hukuk tanımazlıkları bir kenara, dünya şehri İstanbul’a yarı zamanlı belediye başkanlığını reva görüyorlar."
Varank, "Şunu herkes bilmeli, İstanbul Büyükşehir Belediyesi kimsenin yedek makamı değildir, olamaz. Ama biz eminiz. Allah’ın izni, milletimizin takdiriyle, kurdukları bu darı ambarı hayali 14 Mayıs gecesi tepelerine çökecek. Önce 14 Mayıs’ta yaşadıkları hayal aleminden uyanacaklar, sonra da 2024’te tek yön biletle bu turist belediye başkanını İstanbul’dan uğurlayacağız." diye konuştu.
"Bu arkadaşlarımız kameraların karşısına çıkınca konuşmayı çok seviyorlar. Ama her zaman olmayan işleri varmış gibi göstermeye çalışıyorlar." diyen Bakan Varank, sözlerini şöyle sürdürdü:
"Bakın bu projenin emeğinde en önemli katkıyı sağlayan İstanbul Kalkınma Ajansı. İstanbul Kalkınma Ajansı'nın yönetiminde İstanbul Büyükşehir Belediyesi de var. Şimdi arkadaşlarımız bu törene İstanbul Büyükşehir Belediyesi'nin başkanını davet ettiler. Peki geldi mi buraya? Gelmedi. Ama ekranların karşısına çıkınca ne diyor? Bizi engelliyorlar, bizi hiçbir yere davet etmiyorlar diyorlar değil mi? İşte işin aslı öyle değil değerli arkadaşlar.
Bu arkadaşlar gezmekten, dolaşmaktan, tatil yapmaktan, iş yapmaya fırsat bulamıyorlar. İşin aslı bu. Bakın biz bugün buraya davet ettik. Ama kendisi gelmedi. Kim bilir nerelerde? Onun için biz ekranları başında siyasilerin ne söylediğine vatandaşlarımızın ekstra dikkat etmelerini özellikle rica ediyoruz. Biz bir iş yaparken işin bütün paydaşlarını davet ederiz. Onlarla ilgili hangi sorumluluk varsa onu yerine getiririz. Ama gördüğümüz gibi bu arkadaşlar davetlilerimize icabet etmiyorlar."
"14 Mayıs'ta hizmet ve proje üretenlerle, laf üretenlerin arasında bu millet bir tercih yapacak"
14 Mayıs'ta hizmet ve proje üretenlerle laf üretenlerin arasında milletin bir tercih yapacağını belirten Bakan Varank, sözlerini şöyle tamamladı:
"Biz bu milletin ferasetine inanıyoruz. İşte ben buraya Türkiye'nin otomobili Togg ile geldim. Sayın Kılıçdaroğlu ne diyordu? 'Bakanlar, başbakanlar, şirketler bir araya geldi otomobil üretiyordunuz. Hani nerede otomobil' diye soruyordu değil mi? E gel Sultanbeyli'ye kapının önünde duruyor, görürsün. Bakın ben bu programa Sabiha Gökçen Havalimanı'ndan geldim.
Ne diyordu Kılıçdaroğlu? Uçak inmeyen yere havalimanı yapıyorlar. Şimdi Sabiha Gökçen havalimanı yetmiyor. İkinci pisti inşa ediyoruz. Onun için iş bilenin, kılıç kuşananındır. Ben inanıyorum ki bu aziz millet doğru kararı 14 Mayıs'ta verecektir. Sayın Cumhurbaşkanımızı bir kez daha Cumhurbaşkanlığı koltuğuna oturtacaktık. Biz buna yürekten inanıyoruz."