CHP Genel Başkan Yardımcısı ve Parti Sözcüsü Faik Öztrak, Genel Başkan Kemal Kılıçdaroğlu başkanlığında toplanan CHP Merkez Yönetim Kurulu (MYK) toplantısının ardından konuştu.
Öztrak, Merkez Yönetim Kurulu'nun gündeminde bugüne kadar deprem bölgesinde yaptıkları çalışmalar ve devlet yönetiminin afet yönetiminde zaaf gösterdiğini ve önümüzdeki dönemde depremzedelerin yaralarını sarmak için CHP'nin yapacakları olduğunu söyledi.
"Vatandaşlarımızın çoğu enkazın altında donarak öldü"
Öztrak, TBMM kürsüsünden yakınlarını kaybettiğini söyleyen CHP Hatay Milletvekili Suzan Şahin'in Genel Kurul'da yaptığı konuşmayı hatırlatarak, "Deprem anında, bizim dört Hatay milletvekilimiz de Hatay'daydı. Diğer üç vekilimiz gibi Suzan Şahin vekilimiz de vekilliğinden siyasetçiliğinden önce bir depremzede. Vekillerimiz depremi bizzat yaşadılar. Deprem sabahı korkunç acılara yürekleriyle, kulaklarıyla, gözleriyle tanık oldular. Diğer vekillerimiz gibi Suzan Şahin vekilimiz onlarca yakınını, akrabasını kaybetti. Komşularını enkaz altından çıplak elleriyle çıkarmaya çalıştı. Enkaz altından, 'Sesimi duyan yok mu?' feryatlarını çaresizce dinledi. Erdoğan bu acıları yaşadı mı? Yaşamadı. O 1001 odalı sarayında arşa yükselen feryatları, yardım çığlıklarını 48 saat duymadı. Duyduğunda da iş, işten geçti. Vatandaşlarımızın çoğu enkazın altında donarak öldü. Şimdi, Suzan Şahin vekilimiz, şahit olduklarını Meclisin, milletin kürsüsünden anlatmasın mı? Milletin kendisine verdiği denetleme görevini yerine getirmeyip, ihmal mi etsin?" dedi.
"Millet İttifakı deprem raporu hazırladı"
Öztrak, CHP'nin hazırlamış olduğu deprem hasar tespit raporunu göstererek, "Biz dersimizi çalışarak göreve geliyoruz. Gece gündüz demeden, hazırlıklarımızı tamamlıyoruz. Kahramanmaraş depreminin sebep olduğu, ekonomik ve sosyal kayıpları olabilecek en geniş şekliyle, kalem, kalem çıkardık. Bizim tahminlerimize göre deprem nedeniyle konut ve işyeri kaynaklı hasar 44,2 milyar dolar. Mobilya, beyaz eşya gibi ev eşyalarındaki kayıplar 6,6 milyar dolar. Binek araç kaybı 1,5 milyar dolar. Altyapı, tarım, sanayi, hizmet sektörlerinde fiziki hasar, 24,3 milyar dolar. Üretim faaliyetlerindeki azalma nedeniyle oluşacak kayıp, 13,3 milyar dolar. Kayınpeder ve damadın bir olup, Merkez Bankası arka kapısından buharlaştırdığı 128 milyar doların büyüklüğünü şimdi umarım herkes daha iyi anlamıştır. Milletten çalınan 418 milyar doların geri alınmasının önemi daha iyi görülmüştür. Bu paralar bugün Hazine'nin, Merkez Bankası'nın kasasında dursaydı depremin yarattığı yıkım çok daha rahat göğüslenebilirdi. Millet ittifakını oluşturan tüm partilerimiz deprem felaketine ilişkin raporlarını hazırladı. Bu raporları birleştireceğiz. İttifakın raporunu hazırlayarak, 'Ortak Politikalar Mutabakat Metni'mizi daha da güçlendireceğiz" ifadelerini kullandı.
"Ali Gaffar Okkan'ı kalleşçe katleden, İslamcı Feminist yazar Konca Kuriş'i domuz bağı ile öldüren terör örgütünün siyasi uzantılarıyla kol kola girecek kadar durumları vahim"
Faik Öztrak, HÜDA PAR'ın, Cumhur İttifakı'na katılmak için AK Parti ile görüşmelerine ilişkin de değerlendirmelerde bulunarak, "Biz bunların masasında, dört parti var diye biliyorduk. Meğerse masanın altında gizli ayaklar da varmış. Teşbihte hata olmaz; bunlar yakında, 'Bekarlığa Veda Partisi'ni de siyasi parti sanıp masalarına ayak yapmaya kalkarlarsa kimse şaşırmasın. Diyarbakır Emniyet Müdürümüz Ali Gaffar Okkan'ı kalleşçe katleden, İslamcı Feminist yazar Konca Kuriş'i domuz bağı ile öldüren, Zehra Vakfı Başkanı İzzettin Yıldırım'ı, Gazeteci Halit Güngen'i infaz eden terör örgütünün siyasi uzantılarıyla kol kola girecek kadar durumları vahim. Siyasetçi, gömleğini akşam nerede çıkardıysa sabah da aynı yerde giymelidir. Ama ahlak gömleğini çıkaran, üzerine başka hiçbir gömleği giyemez. Hadi Erdoğan'ı anladık. Peki, Bahçeli'ye ne demeli? Bahçeli bu saatten sonra şehit Ali Gaffar Okkan'ın adını ağzına nasıl alabilecek? Sinan Ateş'in katillerine tek kelime edemediği gibi Ali Gaffar Okkan'ın katillerine de mi sessiz kalacak? Şehit polis memurumuz Atilla Durmuş'un aziz hatırasından hiç utanmayacak mı?" diye konuştu.
"14 Mayıs'ta farklı anlayış ve zihniyetler oylanacak"
14 Mayıs seçimlerinin sıradan bir seçim olmadığını söyleyen Öztrak, "14 Mayıs'ta kişiler oylanmayacak. Farklı anlayış ve zihniyetler oylanacak. Tercih, 'saray' diyenlerle, 'millet' diyenler arasında yapılacak. Bir tarafta kibir ve nobranlık, diğer tarafta tevazu ve nezaket oylanacak. Bir tarafta saraya sadakat diyenlerle, diğer tarafta devlette liyakat diyenler oylanacak. Bir tarafta, kul hakkını iştahla yiyenlerle, diğer tarafta, öksüz ve yetim hakkını savunanlar oylanacak. Bir tarafta, burnuna pudra şekeri çeken saray yanaşmalarıyla diğer tarafta, işsiz, güvencesiz milletin evlatları oylanacak" dedi.