Türkiye genelinde çocuk bakıcılarının ücretlerinde ciddi bir artış yaşanıyor. Artan yaşam maliyetleri, ekonomik dalgalanmalar ve enflasyon, bu artışın başlıca nedenleri arasında yer alıyor. Ebeveynler, çocuklarının güvenliği ve bakımı için profesyonel hizmetlere yöneldikçe, bu hizmetlerin maliyetleri de hızla yükseliyor.
Aileler, çocuklarının güvenli bir ortamda kaliteli bir bakım alması için fedakarlık yaparken, diğer yandan artan maliyetlerin bütçelerini zorlaması nedeniyle zorluk yaşıyorlar. Birçok aile, bu nedenle aile içi destek, yarı zamanlı bakıcılar veya çocuk bakım merkezleri gibi alternatif çözümler arayışına girdi.
Artan maliyetler ebeveynleri zorluyor
Ebeveynler, çocuklarının güvenliği ve iyi bir bakımı için profesyonel bakıcılara yöneliyorlar. Ancak bu tercih, her geçen gün daha pahalı hale geliyor. Özellikle büyük şehirlerde, çocuk bakıcılığı hizmetleri için talep edilen ücretler hızla artıyor. İstanbul, Ankara ve İzmir gibi büyükşehirlerde bir çocuk bakıcısının aylık ücreti 35 bin ila 50 bin lira arasında değişiyor. Bu da yıllık toplamda 450 bin liraya kadar çıkabiliyor.
“Bakıcı fiyatları maddiyatımı çok zorladı ben de bir dönem işi bıraktım”
Artan çocuk bakıcı fiyatları, birçok aile için ciddi bir mali yük oluşturuyor. Ankara’da yaşayan üç çocuk annesi Esin Durlanık, "Eskiden çocuklarım için bakıcı bulmak daha kolaydı ve bütçemizi fazla zorlamıyordu. Ancak son iki yılda fiyatlar öyle bir arttı ki artık alternatif çözümler aramak zorunda kalıyoruz, büyük oğlum 17 yaşında o idare edebiliyor açıkçası bir bakıma ihtiyaç duymayacak kadar büyüdü ve idare edebiliyor. Ancak iki kızım var birisinin okulu öğle sonrası bitiyor ve eve geldiğinde önünde sıcak yemek görmek istiyor küçük kızım ise 3 yaşına yeni girdi. İlgi, oyun, yemek kısacası bir anneye yakınlıkta ilgi istiyor. Bunu sağlayabilmek önemli ikinci bir diğer konu güven, düşünsenize çocuğunuzu emanet ediyorsunuz, kolay değil gerçekten bu sebeple sizinle devam edecek kişiyi uzun süreli düşünüyorsunuz. Eşimin annesi ve benim annem çocuklara bakabilecek, onları parka götürecek ya da okula götürecek kadar çok sağlıklı değildi. Bu durum maddiyatımı o kadar zorladı ki bir dönem çalışamadım ve oturup, çocuklarımla ilgilendim. Maddi açıdan çok sarsıcı çünkü aslında çocuğunuza bir şeyler katmak için girdiğiniz bu işte tüm parayı bakıcıya vermiş oluyorsunuz" diyor.
Büyük paraları vermenin çok mümkün olmadığına değinen Esin Durkanık; “En sık karşılaşılan konulardan biri ise, özellikle şirket aracılığıyla çağırdığınız elamanlar, genelde sizi yarı yolda bırakıyor. Bazıları sözleşme gibi de yapıyor ancak daha önce okul döneminde beni yarı yolda bırakan bir çalışan oldu ve gerçekten işten bu durum için sürekli izin almam beni çok zora soktu. Bu dönemde ailem elinden geleni yaptı çocuklar ve benim için, sadece yeni birini bulmak, güvenmek zor oluyor. Bu sebeple önce etrafıma soruyorum, sonra onların tanıdıklarına, şimdi Ayşen ablamız var bizimle çalışan sağ olsun anlayışlı birisi, bize çok yardımcı oluyor. Çocuklarla güzel ilgileniyor. Eşim ve benim işletmemiz var açıkçası böyle olmasa düz asgari ücrete çalışsam eşim güzel kazansa da imkansız oluyor bahsettiğiniz tutarı vermek” şeklinde konuştu.
“40 bin gibi rakamlar duydum 50 bin de duydum”
Rakamların bölgeye göre de değişiklik gösterdiğine vurgu yapan Esin hanım kreşlerin pahalılığından da bahsetti: “Ayşen abla da bizi biliyor, tanıyor, dolayısıyla çok para konuşmayız, tam fiyat söylememekle beraber asgari ücretin biraz üstünde veriyoruz. Hafta sonu izinli oluyor, sıcak yemeklerimizi yapıyor sağ olsun ve küçük kızımla ilgileniyor. Ben tabi 40 bin gibi rakamlar duydum 50 bin de duydum özellikle Ankara’nın Çayyolu bölgesinde, kazanıyorlarsa elbette rahatça veriyorlardır. Ancak düşük maaşla çalışan birisi için çok uygun değil diye düşünüyorum. Tabi şu da var kreşler bu fiyatların iki katını buluyor. Daha pahalıya geliyor, dolayısıyla bir çocuğun gelişimi için anne ve babalar ne yapacağını bilemiyor. Eve geldiğimde onlara zaman ayırmam gerekiyor, beni özlüyorlar ve ben de onları çok özlüyorum. Ebeveyn olmak çok zor, sürekli aklınız kalıyor. Şu an bir noktada kendi işimizi yapıyoruz. Ancak başka şirkette çalıştığım bir dönemde oldu ve izin almak, koşturmak çok zor. Ben biraz da vicdan olması gerektiğini düşünüyorum”
“Geçen yıl 8 bin lira ödediğimiz bakıcı ücretine bu yıl 23 bin lira ödemek zorunda kaldık”
İki çocuk annesi Zeynep Köseli ise, yaşadığı zorlukları şu sözlerle dile getiriyor: “Geçen yıl 8 bin lira ödediğimiz bakıcı ücretine bu yıl 23 bin lira ödemek zorunda kaldık. Bu artış, aile bütçemizi ciddi şekilde etkiledi. Çocuklarımızın güvenliği ve iyi bir bakım almaları bizim için çok önemli, ancak bu maliyet artışları karşısında zorlanıyoruz. Benim kazandığım maaş olduğu gibi bakıcıya gidiyor diyebilirim. Zor ve elbette saygı duyduğumuz bir iş daha fazlasını hak ettiklerine eminim ama bahsettiğiniz rakamları veremezdim 20 ile 25 bin lira bile çok zorluyor. Kreşe veremiyorum benim 2 ve 4 yaşındaki çocuklarıma bakılıyor. Dolayısıyla, kreşte ikisi için 50 binden daha fazla istiyorlar. Çocuklarımdan birisi bezli ve özel kreşe göndermem şart oluyor. Bir de bakıcının daha güvenilir olduğunu düşündüm, çocuklarım için ev ortamını bozmak istemedim. Biraz daha büyüdüklerinde o okul ortamı ile karşılaşacaklar ve şimdiden sıkılmalarını istemedim.”
“35 - 40 bin lira verirsem, çocukları kreşe vermem gerekir”
Bütçesini daha fazla zorlayamayacağını belirten Zeynep Hanım, “Elbette bahsettiğiniz tutarları konuşuyor olursak, karşılayamam ama 35 - 40 bin lira verenleri duydum. Bu tutarlar benden talep edilirse, ben de çocukları kreşe vermek zorunda kalırım ve biraz düzenlerini bozmuş olurum. Maalesef daha çok kazansak, bahsettiğiniz gibi bu fiyatları da vermek mümkün ama bir anda yaşanan artık gerçek anlamda bütçeleri çok zorluyor. Çünkü siz de biliyorsunuz her şeyin çok pahalı olduğu bir dönemdeyiz” şeklinde konuştu.
Çocuk bakıcılığı maliyetlerindeki bu artış, ailelerin bütçelerini zorlarken, kaliteli ve güvenilir bakım hizmetlerinin önemi daha da artıyor. Bu durumda, hem ailelerin hem de çocuk bakıcılarının haklarının korunması ve desteklenmesi büyük önem taşıyor.
