SİYASET

Erdoğan: Avrupa'nın 'aferin' demesine bunlar muhtaç!

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Aydos Kalesi ve Sultan Korusu açılış töreninde konuştu. Erdoğan, "Denizin altından geçirdiğimiz Marmaray ve Avrasya Tüneli ile biz bu ülkede tarih yazdık. Avrupa'nın 'aferin' demesine bunlar muhtaç. Bizim ise milletimin 'aferin' demesine ihtiyacımız var" dedi.

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, bir yanı Aydos Dağı'na, diğer yanı Teferrüç Tepesi'ne dayanan Sultanbeyli'yi, bugün her iki tarafta da iki büyük esere kavuşturduklarını belirterek, "Bugün açılışını yaptığımız eserler, konumları ve hikayeleriyle ihtimamı hak eden yerlerdir." dedi.

Cumhurbaşkanı Erdoğan, Sultanbeyli'de restorasyonu tamamlanan Aydos Kalesi ile Sultan Korusu'nun açılışında yaptığı konuşmada, Sultanbeyli'nin kalplerinde ayrı bir yeri olduğunu ifade ederek, burayı bazıları gibi yalan yanlış gazete, televizyon haberlerinden duymadıklarını, Sultanbeyli ile muhabbetlerini gençlik yıllarından beri her mahallesiyle her sokağıyla adım adım dolaşarak kurduklarını, geliştirdiklerini söyledi.

Malum olduğu üzere İstanbul'un çevresindeki pek çok yer gibi Sultanbeyli'nin de 1960'larda başlayan ve 1980'lerde adeta patlama yapan bir büyümeyle ilçe olduğunu anlatan Erdoğan, Sultanbeyli'nin ilk yapılaşma dönemlerinde, herkesin bildiği sebeplerle sağlıksız şehirleşmenin sembollerinden biri haline geldiğini hatırlattı.

Erdoğan, Büyükşehir Belediye Başkanlığıyla başlayan, Başbakanlığı ve Cumhurbaşkanlığı döneminde devam eden süreçte, Sultanbeyli'nin sorunlarını çözdüklerini, altyapısını tamamladıklarını dile getirerek, elbette hala düzeltilmesi gereken görüntülere rastladıklarını, buna rağmen artık Sultanbeyli'nin 350 bini aşan nüfusuyla İstanbul'un en cazip ilçelerinden biri olarak öne çıktığını kaydetti.

Şu anda karşısında muhteşem bir katılım gördüğünü, bunun Sultanbeyli'nin nereye doğru yürüdüğünü gösterdiğini söyleyen Erdoğan, "2023 Haziran'ına değil, şimdi 14 Mayıs'ına hazır mıyız? Kapı kapı dolaşıyor muyuz?" sorusunu yönelttiği vatandaşlardan "Evet." yanıtını aldı.

Vatandaşlara seslenen Erdoğan, "Ana kademe, girilmedik ev bırakmayacaksınız. Anneler, çalmadık kapı bırakmayacaksınız. Gençler, arkadaşlarınızı tek tek, evelallah sandığa götüreceksiniz." dedi.

Cumhurbaşkanı Erdoğan, 30 yaşından önce 25'e, sonra 18'e seçme-seçilme yaşını getirenin kendileri olduğunu hatırlatarak, "Gençlere, 'Parlamentoyu çoluk çocuğa mı bırakacağız?' diyenler kimdi? Bu CHP. Biz ne dedik? Biz dedik ki, 'Fatih 18 yaşında bir çağ kapadı, bir çağ açtı. Onun torunları olarak, bizim gençliğimiz de evelallah parlamentoda yerini alır.' Ve aldılar." ifadelerini kullandı.

"İstanbul'u biz yeniden ayağa kaldırdık"

Bugün enteresan bir toplantı yaptıklarından bahseden Erdoğan, şunları kaydetti: "Bir yanı Aydos Dağı'na, diğer yanı Teferrüç Tepesi'ne dayanan ilçemizi, bugün her iki tarafta da iki büyük esere kavuşturuyoruz. Bugün açılışını yaptığımız eserler, konumları ve hikayeleriyle ihtimamı hak eden yerlerdir. Aydos Kalesi 11. yüzyıla kadar uzanan geçmişi ve Abdurrahman Gazi'nin kahramanı olduğu fetih hikayesiyle milletimizin gönlünde ayrı bir yere sahiptir. Kalede 13 yıldır adeta iğneyle kuyu kazar gibi sürdürülen çalışmaların ve belediyemizin yaptığı yatırımların neticesinde ortaya böyle bir eser çıktı. Sultan Korusu da yaklaşık 127 bin metrekare bir alanda, kütüphanesinden sosyal, kültürel, sportif tesislerine, yürüme ve bisiklet yollarından otoparkına kadar ilçemize yakışır bir mesire yeri oldu. Açılışını yapmak üzere bir araya geldiğimiz Aydos Kalesi'nin ve Teferrüç Tepe'deki Sultan Korusu'nun ilçemize, şehrimize, ülkemize hayırlı olmasını diliyorum. Maziden atiye kurduğu güçlü köprüyle büyüyen, gelişen Sultanbeyli'ye bu güzel eserleri kazandıran belediyemizi, belediye başkanımızı ve ekibini tebrik ediyorum."

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, İstanbul'un asla ihmale gelmeyen bir şehir olduğunu, itina, fedakarlık, gayret ve hepsinden öte kendisine tutkuyla bağlanılmasını istediğini belirterek, şunları aktardı: "Burası öyle bir yerdir ki bu şehre aşkla hizmet edenin aşamayacağı hiçbir engel, üstesinden gelemeyeceği hiçbir sıkıntı olmaz. Biz siyasete başladığımız ilk yıllardan belediye başkanlığı dönemimize, sonrasında sorumluluk üstlendiğimiz her yerde bu anlayışla hareket ettik. Bakanlıklarımızla kurumlarımızla bu şehri hak ettiği yatırımlara kavuşturmak için gece gündüz çalıştık. Hangi işin, hangi kurumun sorumluluğunda olduğuna bakmadan, İstanbul'un her meselesinin çözümüne dört elle sarıldık. Şayet kendi halinde devam etse ulaşımıyla suyuyla çöpüyle kanalizasyonuyla arıtmasıyla elektriğiyle doğal gazıyla velhasıl tüm altyapısıyla çöküp, kalkacak, ayakta duracak mecali olmazdı. Ama İstanbul'u biz yeniden ayağa kaldırdık."

Kendileri gelmeden önce İstanbul'da çöp, çukur, çamur olduğunu, CHP'nin bu demek olduğunu dile getiren Erdoğan, "Bay bay Kemal'e 14 Mayıs'ta dersi vermeye hazır mısınız? Yandaşlarına dersi vermeye hazır mısınız?" sorusunu yönelttiği vatandaşlardan "Evet." cevabını alması üzerine, "Sağ olun, var olun. Ben size inanıyorum. Size güveniyorum. Evelallah durmak yok." dedi.

"Biz laf üretmedik, iş ürettik"

Cumhurbaşkanı Erdoğan, yaptıkları yatırımlardan söz ederek, şu değerlendirmede bulundu: "Boğaz'ın her iki yakasında yaptığımız devasa yatırımları... Yahu denizin altından geçirdiğimiz Marmaray ve Avrasya Tüneli'yle biz bu ülkede tarih yazdık, tarih. Fatih, karadan kadırgaları yürüttü, onun torunları olarak biz de Marmara'nın altından raylı sistemi yürüttük. Bay bay Kemal, var mı böyle bir eseriniz? Yanındakiler, var mı böyle bir eseriniz? Büyükşehirler var elinizde. Bu büyükşehirlerde ne yaptınız ya söyleyin? 'Şunu yaptık.' deyin. İstanbul susuz muydu? İstanbul'a suyu, 110 kilometreden, Istranca Dağları'nı delerek biz getirmedik mi? Bu bölgeler susuz değil miydi? Buralar da susuzdu. Ta Sakarya'dan, aynı şekilde buraya suyu biz getirmedik mi? Biz laf üretmedik, iş ürettik, iş. Şehrin ihtiyaçlarını karşılayacak imkanları yüzlerce kilometre öteden alıp buralara taşıdık. İşte Yavuz Sultan Selim Köprüsü'nü yaptık mı? Şimdi düşünün, nerelerden nerelere geldik. İlçelerde de belediye başkanlarımızın verdikleri mücadelenin, gösterdikleri gayretin yakın şahidiyiz."

Erdoğan, her şeyi tartışmaya hazır olduklarını ancak asla bu topraklardaki bin yıllık varlıklarının esasını oluşturan değerlere aykırı tek bir söz, hareket ve işlerinin gösterilemeyeceğini belirterek, şunları kaydetti:

"Sen git George'tan 'aferin' almaya devam et. Zavallı bunlar ya zavallı. Bunlar bizim yanımızda adam gibi yürüdü ama bizden sonra kayboldular. Gözünü Amerika'ya, Avrupa'ya, başka yerlere dikip rotasını oralardan aldığı işarete göre belirleyenlerin böyle bir derdi de böyle bir direnişi de böyle bir gayreti de olamaz. Ne diyor? 'E ben Davos'a gideceğim.' E ne yapacak sana Davos? Davos'ta, yanımda ve o zaman IMF'nin başında olan zat, onunla konuşuyoruz. Dedim ki 'bak buraya adamlarını gönderirsin, taksitlerini alırsın ama Türkiye Cumhuriyeti'ne talimat veremezsin.' 23,5 milyar dolar borcumuz vardı. 2013, IMF'ye olan borcu sıfırladık. Bir daha IMF'yi kapıdan sokmadık. Ama bu CHP şu anda o masanın etrafında onlardan birileriyle otellerin lobilerinde yine IMF ile görüşmeye devam ettiler. Ve o zaman Merkez Bankamızın rezervi, 27,5 milyar. Şimdi Merkez Bankamızın rezervi 128,5 milyar dolar oldu. Kardeşlerim biz buyuz."

Ülkenin ve milletin hayrına herhangi bir icraatları olmayanların, tuğla üstüne tuğla koydukları görülmeyenlerin karşısına yine eserleriyle hizmetleriyle vizyonlarıyla çıkacaklarını anlatan Erdoğan, Türkiye'nin buna ihtiyacının olduğunu söyledi.

Cumhurbaşkanı Erdoğan, seçimlere az bir sürenin kaldığına dikkati çekerek, şöyle konuştu:

"14 Mayıs'a kadar durmak yok. Kapı, kapı dolaşacağız. Hayatın her alanında daha ileriye gitmemizi sağlayacak yatırımlara devam edeceğiz. Ne diyor? 'Şunu yıkacağız, bunu yıkacağız?' Niye yıkıyorsun ya, sen kimsin ya, sen neyi yıkıyorsun ya? Öbür tarafta adaletten bahsedeceksin. Öbür taraftan utanmadan, sıkılmadan 'Biz bu milletin kuruşunu yedirmeyiz' diyeceksin. Eee nasıl yıkacaksın? Türkiye'nin yapılanları yıkacak, durduracak, tersine döndürecek bir yıkım ekibine değil daha büyük eserler yapacak daha büyük hizmetler getirecek, AK Parti'ye, Cumhur İttifakı'na ihtiyacı var. Milletimiz inşallah 14 Mayıs'ta bir kez daha tercihini bu yönde yapacaktır."

Erdoğan, açılışını yaptıkları Aydos Kalesi ile Sultan Korusu'nun şehre ve ilçeye hayırlı olmasını dileyerek, belediye başkanı ve ekibini ilçeye değer katan bu yatırım için tebrik etti.

Konuşmaların ardından Sultanbeyli Belediye Başkanı Hüseyin Keskin, Cumhurbaşkanı Erdoğan'a Aydos Kalesi'nin fethini anlatan tablo hediye etti. Erdoğan ve beraberindekiler daha sonra açılış kurdelesini kesti.

Erdoğan, kendisiyle kurdeleyi kesen çocuklara oyuncak hediye etti.

AK Parti Genel Başkanvekili Binali Yıldırım, Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanı Murat Kurum, Sultanbeyli Belediye Başkanı Hüseyin Keskin'in de konuşma yaptığı programa, AK Parti Genel Başkan Yardımcısı Nurettin Canikli ve İstanbul İl Başkanı Osman Nuri Kabaktepe ile bazı milletvekilleri katıldı.