Gelecek Partisi Genel Başkanı Ahmet Davutoğlu, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın, CHP Genel Başkanı Özgür Özel ile görüşmesinin memlekete hayırlı olmasını dileyerek, bunun, sürdürülmesi gereken olumlu bir gelişme olduğunu söyledi.
Davutoğlu, Saadet Partisi TBMM Grup Toplantısı'nda yaptığı konuşmada, İslam coğrafyasının her bir yerinin hüzün olduğunu belirterek, "Gazze yüreğimizi yakan bir yangın ama Gazze bir sebep değil, bir sonuç. İslam dünyasındaki duyarsızlığın, insanlıktaki ilkesizliğin bir sonucu Gazze." dedi.
Birleşmiş Milletler Genel Kurulu'nun toplantıya çağrılması gerektiğinin altını çizen Davutoğlu, UNICEF'e Gazzeli çocuklar için bir yetkilendirme verilmesini ve Dünya Sağlık Örgütü'nün görevlendirilmesini istedi.
Herkesin topu birbirine attığını söyleyen Davutoğlu, "İslam Dünyası, Birleşmiş Milletler, uluslararası hukuk diye bir hayalet var ama insanlık yok." değerlendirmesinde bulundu.
En büyük görevin, sorumluluk sahibi olanların üzerine düştüğünü belirten Davutoğlu, "Bayram sabahı torunlarını okşarken, Gazzeli çocukları, bebekleri hatırlasınlar." ifadesini kullandı.
"Bir süre sonra insanlar topraktan kopacak"
Bayram sabahına Türkiye'nin de hüzünlü gireceğini kaydeden Davutoğlu, bayram sabahı hangi dedenin çocuklarına harçlık verebileceğini sordu.
Açıklanan hububat fiyatlarını değerlendiren Davutoğlu, "Bütün girdiler yüzde 100 artıyor arpaya yüzde 6 veriyorsunuz. Ne demektir bu biliyor musunuz; 'Ey çiftçi, arpa, buğday ekme; ekersen bir şey kazanamazsın'" diye konuştu.
Nüfus artarken üretimin düştüğüne dikkati çeken Davutoğlu, bir süre sonra insanların topraktan kopacağını dile getirdi.
Açıklanan hububat rakamları iyi olsaydı bu rakamları Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın açıklayacağını ve son dakika olarak duyurulacağını anlatan Davutoğlu, "Çiftçilere son dakika değil 'don dakika' oldu; dondu çiftçiler." görüşünü paylaştı.
Bunun sonucunda gelinen yerin "gıda enflasyonu" olduğunu dile getiren Davutoğlu, OECD gıda enflasyonu raporuna göre dünyada gıda enflasyonu düşerken, Türkiye'nin gıda enflasyonu yaşadığını belirtti.
Davutoğlu, çiftçinin hasatta elde edeceği gelirle gelecek senenin mazot girdisini bile karşılamayacağını savundu.
"2016 Temmuz'undan 2017 Mart'ına kadar sivil bir anayasa yapılsaydı, Türkiye örnek ülke olurdu"
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın, CHP Genel Başkanı Özgür Özel ile görüşmesinin memlekete hayırlı olmasını dileyen Davutoğlu, bunun sürdürülmesi gereken olumlu bir gelişme olduğunu vurguladı.
Türk siyasi tarihindeki cepheleşmeleri anımsatan Davutoğlu, "Son 8 yıldır Türkiye'yi kutuplaştırarak yönetmeye çalışan bir ittifak var." sözlerini sarf etti.
Gelecek Partisi Genel Başkanı Davutoğlu, 7 Haziran 2015 seçimleri sonrasında eski CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu ile görüşmesi nedeniyle ihanetle suçlandığını hatırlatarak, "Birileri Türkiye'nin bir noktada birleşmesini istemediği için bütün güçleriyle üstümüze geldiler." dedi.
15 Temmuz hain darbe girişiminden iki gün sonra Cumhurbaşkanı Erdoğan ile evinde yaptığı görüşmeyi anlatan Davutoğlu, Cumhurbaşkanı Erdoğan'a "Siyasi parti liderlerini bir araya getirin; Türkiye'de yeni bir siyasi dönem başlatın; kutuplaştırıcı bir tutuma gitmeyin ve yeni bir anayasayı tartışmaya açın" dediğini aktardı.
Silahlı Kuvvetlerin yeniden tanzimi konusunda da başka tavsiyelerde bulunduğunu dile getiren Davutoğlu, "O zaman liderler bir araya gelip 'Biz bir daha bu ülkede darbe yaptırmayacağız; gerçek bir sivil anayasayı birlikte yazacağız' deselerdi son 8 yılın siyasi ve ekonomik felaketleri yaşanmazdı, hukuk yerle bir edilmez, bir grup çete devlete musallat olamazdı. Yapılmadı." görüşünü paylaştı.
Ahmet Davutoğlu, 2016 Temmuz'undan 2017 Mart'ına kadar sivil bir anayasa yapılsaydı şu anda Türkiye'nin dünyanın örnek ülkesi olacağını söyledi.
Davutoğlu, 2018 Cumhurbaşkanlığı Seçimine giderken Cumhurbaşkanı Erdoğan ile yaptığı son uzun görüşmede, kendisine 27 sayfalık bir metin takdim ettiğini, "Cumhur ittifakıyla seçime girmeyin; böyle bir ittifak, karşı ittifaklar doğuracak" dediğini anımsattı.
"Bizi ihanetle itham edenlerin bize bir özür borcu var"
CHP ile görüştükleri için camilerde provokasyonlara muhatap olduklarını söyleyen Davutoğlu, "Bizi ihanetle, hatta küfürle itham edenlerin bize bir özür borcu var. Özür dilemezler ise eyvallah ama yaptıkları gıybet, hakaret için Allah önünde kul hakkının hesabını verecekler." ifadesini kullandı.
Davutoğlu, "Bu yumuşuma amaca odaklı, kalıcı ve samimiyse çok doğru ama geçici konjonktürel ve taktikselse yeni birçok felaketin habercisi olur." yorumunda bulundu.
Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın, Ayşe Ateş ile görüşmesi
Sinan Ateş davasına da değinen Davutoğlu, Ayşe Ateş ile görüştüklerini ve yetimlerinin hakkını korumaya ve katillerin cezalandırılması için çalışmaya devam edeceğini belirtti.
Ayşe Ateş'in, Cumhurbaşkanı Erdoğan ile görüşmesini de değerlendiren Davutoğlu, "O resim güzel bir resim. Niye o iki yetimin başının okşanması için bir buçuk yıl beklendi?" diye sordu.
Davutoğlu, geç olsa da olumlu bir gelişme olduğunu dile getirdi.
Mülteci sorunu konusunda kendisine bir "ajan provokatörün" saldırdığını belirten Davutoğlu, "Niyeti Avrupa'daki ırkçılar gibi Türkiye'deki ırkçılığın yükselişi üzerinden kendine bir yer hazırlamak. Niyeti İsrail'in planlarını uygulamak. İsrail'in planı nedir? Orta Doğu halklarını birbirine düşman etmek." görüşünü aktardı.
Son dönemde geri kabul anlaşmasının dillere dolandığını anlatan Davutoğlu, geri kabul anlaşmasının Türkiye'de hiçbir zaman yürürlüğe girmediğini ve bu anlaşmayla Türkiye'ye bir mülteci bile girmediğini dile getirdi.
"Türkiye öncü olmalıdır ama kınamaya değil, icraata öncü olmalıdır"
Saadet Partisi Grup Başkanvekili Bülent Kaya ise Dışişleri Bakanı Hakan Fidan'ın ev sahipliğinde İstanbul'da düzenlenen Olağanüstü D-8 Dışişleri Bakanları Konseyi Toplantısı'nın ardından yayımlanan ortak bildiriyi eleştirerek, D-8'in bu toplantıyla işlevsiz hale getirildiğini savundu.
Bugün Filistin'de yaşanan soykırıma çıkılmazsa, yarın bu coğrafyada yaşanan hiçbir soykırımın önüne geçilemeyeceğini ifade eden Kaya, "D-8 ülkeleri tüm imkanlarıyla değil, sadece imkanlarının bir kısmıyla dahi Filistin ve Gazze halkının yanında olsaydı, emin olun İsrail bu pervasız saldırılarına bir saniye bile devam edemezdi." dedi.
Kaya, "Türkiye öncü olmalıdır ama kınamaya değil, icraata öncü olmalıdır." ifadelerine yer verdi.
"Silahlı terör örgütünü yönetmek" suçundan yargılanan eski Hakkari Belediye Başkanı Mehmet Sıddık Akış'ın, 19 yıl 6 ay hapis cezasına çarptırılmasına değinen Kaya, "Bırakın belediye meclisi kendi içerisinden bir başkan seçsin." diye konuştu.
Belediye meclisinin bütün yetkilerinin valiliğe verildiğini kaydeden Kaya, "Vali hem bütçe yapan hem karar alan hem bunları uygulayan hem de bu kararları denetleyen bir konumda. Cumhurbaşkanında olmayan yetkileri kayyum olarak atanmış valilere, kaymakamlara tanıyorsunuz." değerlendirmesinde bulundu.
Bülent Kaya, kayyum uygulamalarına son verilmesini istedi.