Mayıs ayında Arnavutluk’ta gerçekleşen ''Miss Summer World 2023'' yarışmasında 50 kadın yarışmacı arasında ikinci seçilen Deniz Eser, geçtiğimiz hafta ise "Grand Model Of Türkiye" yarışmasında 20 kadın yarışmacı arasında Türkiye güzeli seçilerek bir başarıya daha imza attı.
Moda da, mimarlık da bir sanat!
Tescilli güzelliğinin yanı sıra, başarılı bir mimar olan Deniz Eser, “Oyunculuk ve sunuculuk benim hep içimde olan bir hayaldi. Çok küçük yaşlarda başladığım modellik kariyerimde, eğitim hayatımı hiçbir zaman ikinci plana atmadım. Zor ve yorucu bir süreçti benim için. Her bölümün kendi içerisinde zorlukları olsa da, mimarlık, projeleri ve incelikleriyle fark yaratman gereken bir meslek. Modellik de aynı şekilde, işimiz sadece podyuma çıkıp yürümek değil. Doğru işi seçmen, disiplinli çalışman ve her zaman formda olman gereken bir süreç. Moda benim için bir sanat, kumaş parçasından şaheser yaratman herkesin başarabileceği bir şey değil. Benim için mimarlıkla örtüşen çok yönü var. Her ikisi de insanların hayallerini somut bir gerçekliğe dönüştürebilmekten geçiyor” dedi.
Sevmeden ilerleyebileceğin bir süreç değil!
Küçüklüğünden beri sporun hayatının merkezinde olduğunu dile getiren Eser, “Her şeyden önce spor, insanın kendisine yapabileceği en büyük yatırımdır. Benim işimde bir ‘zorunluluk’ olarak görülse de, sevmeden ilerleyebileceğin bir süreç kesinlikle değil. Sağlıklı beslenmediğimde, spordan uzaklaştığım günlerde kendimi çok rahatsız hissediyorum” ifadelerini kullandı.
Tüm hayallerimin altında imzam olsun!
Geleceğe yönelik hedeflerini de anlatan Eser, “Bundan sonraki süreçte herhangi bir yarışmaya katılmayı düşünmüyorum. Mimarlığı bırakmadan, özellikle yurt dışında başarılı bir sunucu olarak ülkemi en iyi şekilde temsil etmek istiyorum. Yıldırım Mayruk’un defilesinde yürümek çok büyük bir hayalimdi ve geçtiğimiz günlerde bu hayalimi gerçekleştirebildim. İnanılmaz bir tecrübe ve heyecandı benim için. Dilerim, bundan sonraki süreçte de hayalini kurduğum tüm başarıların altında imzam olur” dedi.
Azra Akın ve Çağla Şikel, duruşunu takdir ettiğim kişiler!
Mankenliğin yön değiştirdiğini ve artık belirli bir yaşın üzerindeki modellerin de podyumlarda yürümeye devam ettiğini söyleyen Eser, “Eskiden bir tabu vardı. Bir yaşa geldiğinizde podyuma veda etmen gerekiyordu. Artık öyle değil ve bence de olmamalı. Bunun ülkemizdeki en büyük örneği Çağla Şikel’dir. Yaşamı, fiziği ve duruşuyla örnek aldığım biri diyebilirim. Yıllara, güzelliği ve başarılarıyla meydan okuyan bir kadın. Kendine, bedenine iyi baktığın sürece, yaşın kaç olursa olsun işini en iyi şekilde yapabileceğine inanıyorum. Türkiye’de örnek aldığım bir diğer sanatçı ise Azra Akın. Dünya güzelliğini sonuna kadar hak etmiş ve sonrasında duruşunu hiç bozmamış biri” dedi.
Mankenlik kilometre işidir, yürüdükçe yol alırsın!
Hiç estetiği olmadığını belirten Türkiye güzeli, “24 yaşındayım ve hiç estetiğim yok. İlerleyen zamanlarda kendimde beğenmediğim ya da ihtiyaç duyduğuma inandığım bir zaman olursa yaptırabilirim, karşı değilim fakat doğal güzellik her zaman önceliğim olmuştur. Göz önünde olduğun süre boyunca kendine ekstra dikkat etmen gerekiyor. Mankenlik, arka planda yorucu bir iş. Saç, makyaj, günler süren provalar, yoğun bir tempo var. Yine de podyuma çıkıp yürüdüğün zaman o yaşadığın heyecan tüm yorgunluğu üzerinden alıyor. Mankenlik kilometre işidir, ne kadar yürürsen o kadar ilerler. Sırf PR için bile ünlü isimleri defilesine çıkartanlar oluyor, doğru bir işleyiş olduğunu düşünüyorum. Hem diğer mankenler hem de iş için daha kıymetli bir çalışma oluyor” ifadelerini kullandı.