Gazete Duvar'dan Can Bursalı'ya konuşan AK Parti Diyarbakır Milletvekili Galip Ensarioğlu, çözüm sürecine ilişkin, "Süreci Kandil yönetimi ve Selahattin Demirtaş bitirdi" dedi.
Bursalı'nın yönelttiği sorular ve Ensarioğlu'nun bunlara verdiği yanıtların bir kısmı şöyle:
Selahattin Demirtaş’ın bazı söylemleri PKK ve HDP’yle ayrışıyordu…
Buna katılmıyorum. Demirtaş geçmişte Kandil ile doğru orantılı ilerliyordu. Abdullah Öcalan’la değil.
Öcalan ile Kandil arasında bir fark var olduğunu mu düşünüyorsunuz?
Var elbette. Bu fark Çözüm Süreci’nde çok bariz bir şekilde ortaya çıktı. Öcalan daha samimiydi.
Çözüm Süreci’ni bitiren kimdi, Kandil’deki örgüt yöneticileri miydi?
Kandil’in ve Selahattin Demirtaş’ın sürecin bitmesinde günahı var. Kandil’e isteyerek veya istemeyerek boyun eğdi. Öcalan’ı ve Çözüm Süreci’ni boşa çıkarmada irade ortaya koyamadı.
7 Haziran seçimlerinden önce “Seni başkan yaptırmayacağız” çıkışı sürecin bitmesine mi neden oldu?
"Seni başkan yaptırmayacağız" lafının arkasında sadece Kandil yoktu. Bu laf Batı’nın da lafıydı.
Abdullah Öcalan bu sözü desteklemiyor muydu?
Desteklemiyordu. Ama sonuçta millet iradesi hakim oldu.
Samimiyetine inandığınızı söylediğiniz Abdullah Öcalan’ın olası bir süreçte, yeniden muhatap yapılmalı mı?
Demokratikleşecekseniz Kürt sorununu çözecekseniz hiç kimseyi muhatap almak zorunda değilsiniz. Başarabiliyorsanız, dünyadaki demokratik, evrensel normlar çerçevesinde eşit yurttaşlık temelinde Türkiye’de demokrasiyi tesis edebiliyorsanız sizin muhataba ihtiyacınız yok. Ama hani şiddetin muhatabı örgüttür. Örgüt ile -diyalog kurulur mu kurulmaz mı onu devletin ihtiyacı belirler.
Yeni dönemde reformist bir AK Parti mi göreceğiz?
İnşallah. Yeni anayasa en önemli şeydir. 1921 anayasası, demokratik ve sivil bir anayasaydı. O da zaten kısa sürdü. Türkiye’ye yakışır, kalıcı bir anayasa yapmamız gerekiyor.