Erdoğan'ın açıklamalarından satır başları şöyle:
"Demokrasilerin ilk ve öncelikli şartı halka hesap vermektir. 22 yıla yaklaşan iktidarlarımız döneminde 18 kez sandıkta millete hesap verdik ve hepsinde de ibra olduk. Her yıl bütçe ve kesin hesap görüşmelerinde milli iradenin tecelligahı olan Meclis'e hesap verdik, veriyoruz. Türkiye'nin kaynaklarının nereye gittiğini insanımıza ayrıntılarıyla anlattık. Vatandaşa hesap veren, şeffaf, etkin ve güven duyulan bir yönetim geleneğinin ülkemizde yerleşmesi için ne gerekiyorsa yaptık, yapacağız.
Biz 85 milyonun tamamının hükumetiyiz. Emekçinin olduğu kadar işverenin de, köylünün olduğu kadar şehirlinin de, çiftçinin olduğu kadar memurun ve emeklinin de, gençlerin olduğu kadar kadınların ve yaşlıların da hükumetiyiz... Bize oy veren de oyunu farklı yönlerde kullananın da hükumetiyiz.
Aşkla hizmet ediyoruz. felaket tellallarına aldırmıyor, fitne tüccarlarına kulak asmıyor, bahanelerin arkasına sığınmadan Türkiye'yi yüceltmenin mücadelesini veriyoruz. Hükumet olarak yegane referanslarımız hizmetlerimiz ve serlerimizdir. Türkiye'ye kazandırdıklarımız ve hedeflerimiz ortadadır.
8. Yargı Paketi ile önemli değişikliklere imza attık. 9. Yargı Paketimiz hala halihazırda Meclis'imizin gündemindedir. Hukuk uyuşmazlıklarında arabuluculuk mekanizmasıyla son 1 yıllık süreçte 1 milyon 300 bine yakın uyuşmazlık çözüme kavuşturuldu. Uzlaştırma kapsamında 324 bin 744 seri muhakeme usulü kapsamında 141 bin 243 ve basit yargılama kapsamında 256 bin 826 dosya hızlı bir şekilde sonuçlandırılmıştır.
Reform irademizin somut sembolü olacak bazı hazırlıkların içindeyiz. Yeni yargı reformu stratejisi ve insan hakları eylem planı ile inşallah bu alanda beklentileri karşılayacağız. Mülkün temeli olan adaletin etkin, hızlı ve tarafsız işletilmesi için hiçbir fedakarlıktan çekinmeyeceğiz.
Toplumun temel direği olan aile kurumunun önemini daha iyi anladığımız günlerden geçiyoruz. Aile müessesesi bir bütün olarak tarihinin en çetin sınavını veriyor, en ağır saldırılara maruz kalıyor. Cinsiyetsizleştirme politikaları insan neslini ve fıtratını tehdit eder boyutlara ulaştı. LGBT dayatması, faşizmi dahi aratır bir zorbalığa, baskıya ve toplumu yozlaştırma aracına dönüştü. Ekonomik zorluklardan şehirleşmeye, bireyselleşmeden değişen algılara kadar çok farklı alanlarda ailenin ciddi sıkıntılarla yüzleştiğini görüyoruz. Yakın zaman önce açıklanan 2023 yılı doğum istatistikleri bu tehditlerden ülkemizin de azade olmadığını göstermiştir.
Uzun bir süredir muhalefetten gelen eleştirilere rağmen aile meselesinin önemine her vesileyle dikkat çekiyorduk. Son veriler bizim haklılığımızı bir kez daha ortaya koymuştur. Azalan doğum oranları ülkemizde alarm veriyor. Bu konuda yeni uygulamaları devreye alacağız.
Çalışanı, memuru, emekliyi, ücretli eksimi enflasyona ezdirmeme ilkemize bugüne kadar bağlı kaldık.
Kurban Bayramı ikramiyesini 10-14 Haziran tarihleri arasında emeklilerimizin hesaplarına yatırıyoruz.
Şehirlerimizi depreme dayanıklı hale getirmek, sorumluluk makamındaki herkes için milli bir görevdir. Bu meselenin yeterince idrak edilemediğini görüyoruz. Hükumetimizin ve bakanlığımızın sergilediği hassasiyetin bir an önce yerel yöneticiler tarafından da gösterilmesini özellikle bekliyoruz.
Fatih sondaj gemisi Sakarya gaz sahasında Göktepe 1 ve 2 kuyularında sondaj çalışmasına başladık. Gabar'da günlük petrol üretimini 43 bin 380 varilin üzerine çıkararak Cumhuriyet tarihinin rekorunu kırdık. Hakkari ve Siirt başta olmak üzere bölgede arama, tarama ve sondaj faaliyetlerimiz devam ediyor. Doğu ve Güneydoğu Anadolu bölgemizin üzerinden terörün karanlık ve kanlı gölgesi kalktıkça çok daha güzel neticeler alacağız. Türkiye onyıllar boyunca hain terör saldırıları sebebiyle kullanamadığı kaynaklarından istifade etmeye, faydalanmaya başlamıştır. Terör bölgede zemin kaybettikçe sadece ekonomimiz büyümeyecek, demokrasimiz de serpilecek, büyüyecek.
