Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, “Ben Ankaralıyım havalimanından, şehir merkezine kadar ne yapıyorsak biz yapıyoruz, metro filan bir şey yok, derdi de yok” dedi.
Keçiören'de Atatürk Cumhuriyet Kulesi'nin açılış törenine katılan Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Çanakkale şehitleri başta olmak üzere bin yıldır bu toprakların vatan olmasını sağlamak için hayatlarını feda eden tüm kahramanlara Allah'tan rahmet dileyerek başladı. Uzun yıllar boyunca ikamet ettiği Keçiören’i Ankara'nın yıldızı haline getirecek Atatürk Cumhuriyet Kulesi'nin hayırlı olmasını dileyen Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Bu eserin şehrimize kazandırılmasında emeği geçen Keçiören Belediye Başkanımız ve Büyükşehir Belediye Başkan adayımız Turgut Altınok başta olmak üzere herkese teşekkür ediyorum. Malumunuz Ankara'nın Çankaya tarafında yapıldığı tarihten itibaren şehrin simgelerinden biri haline gelen bir Ata Kulesi vardı. Aynı mimarımızın tasarladığı Atatürk Cumhuriyet Kulesi'yle şehrimize yeni bir sembol daha kazandırıyoruz. Tabii temelinin atılmasının üzerinden 20 yılı aşkın süre geçtikten sonra açılışını yaptığımız bu kulenin serencamı da ayrı bir hikayedir. Ama bu hikayenin bana göre en önemli tarafı şudur. Bu kule Keçiörenlilerin sahip çıkması sayesinde ayakta kalmış ve bugün Ankaralıların hizmetine girebilmiştir. Şayet ilçe halkı sahip çıkmasaydı, şimdi bu gördüğümüz eserin yerinde yeller esiyordu. Hukuki ve idari pek çok sorunun ardından Kovid-19 salgınının yol açtığı zorlukları da aşmayı başaran kulemiz aslında başlı başına bir azim abidesidir” diye konuştu.
Atatürk Cumhuriyet Kulesi’nin Ankara'nın en yüksek binası sıfatıyla 197 metreden Ankara'yı selamlayacağını aktaran Erdoğan, “Bünyesindeki kütüphanesi, spor salonu, kafeteryası, nikah salonu, sergi salonu, seyir alanı, lokantası ve diğer birimleriyle ziyaretçilerine unutulmaz hizmetler verecek. Kulenin en üst kısmında yer alan Selçuklu yıldızı zaten başlı başına buraya vurulmuş bir Ankara mührüdür. Nikahlarını 152 metre yüksekliğindeki salonda kıyacak çiftlerimizin de yeni hayatlarına bulutların üzerinde girecekleri anlaşılıyor. Bundan sonra herkes herhalde nikahını Keçiören'de kıymaya gelir. Hazreti Mevlana'nın sık sık tekrarladığım bir sözü var. ‘Kamil odur ki dünyada koya bir eser. Eser olmayanı yerinde yeller eser.' Sorumluluk sahiplerinin isimlerini nesiller boyu yaşatacak olan gök kubbede kalan hoş seda misali geride bıraktıkları eserlerdir, hizmetlerdir. İnşallah bu kule Ankara'ya hizmet ettiği müddetçe Turgut Altınok kardeşimize edilen hayır dualarda sürüp gidecektir” şeklinde konuştu.
Cumhur İttifakı Ankara Büyükşehir Belediye Başkan Adayı Turgut Altınok’un 30, 40 yıl önce imar altyapısıyla, çevre düzeniyle başkentin en sorunlu ilçelerinden birini en gözde yerleşim yeri haline getirdiğini vurgulayan Erdoğan, “Kendisi inşallah bu birikimini, bu üretkenliğini, bu vizyonunu, bu çalışkanlığını 31 Mart'tan sonra Ankara'nın tamamı için kullanacak. Şimdi 31 Mart'a kadar gece gündüz demeden çalışmayan var mıyız? Kapı kapı dolaşmaya var mıyız Ve şu CHP zihniyetinin fetret devrinden Ankara'mızı kurtarmaya var mıyız? Bunlardan bir şey olmaz. Bunların Ankara'mıza, Başkentimize verecekleri hiçbir hizmet yoktur. Bundan sonra da olmayacaktır. Şehrin kaybolan son 5 yılını telafi etmenin ötesinde Ankara'yı Türkiye Yüzyılı'na hazırlayacak yeni bir dönemin kapılarını kardeşimizin açacağına ben inanıyorum. Cumhurbaşkanı olarak ben yanındayım, Cumhur İttifakı olarak biz yanındayız ve vereceğiniz desteklerle Keçiören değil, inşallah Ankara'mız yeniden ayağa kalkacak. Yeniden Ankara'ya var mıyız? Varız. Maşallah” ifadelerini kullandı.
"Demokrasi ve kalkınma hamlelerimizden istifade etmeyen ne tek karış vatan toprağı, ne herhangi bir fert vardır" sözlerini kullanan Cumhurbaşkanı Erdoğan, sözlerini şöyle sürdürdü: “Bu hakikat ortadayken son dönemde vizyonsuzluğu, programsızlığı, esersizliği, hizmetsizliği yücelten bir anlayışın öne çıkarılmaya çalışıldığını görüyoruz. Düşünebiliyor musunuz? Yol yapmayan, hizmet üretmeyen, verdiği sözlerin arkasında durmayan siyasetçi profilleri arzı endam etmeye başlıyor. Yahu havalimanından şehir merkezine kadar şu yollarda en ufak bir adım atıldı mı? Yani sadece işte Melih Bey'in döneminde atılmış adımlar var. Ama gel gör ki bu beyefendi geldi geleli yollarda ne asfalt, ne şu, ne bu hiçbir şey yok. Ben Ankaralıyım havalimanından, şehir merkezine kadar ne yapıyorsak biz yapıyoruz, metro filan bir şey yok, derdi de yok. Hatta yaptığı hiçbir şey olmamakla övünen, bundan sonra da hiçbir şey yapmayacağını, göğsünü gererek söyleyen bir siyasetçiler, belediye başkan adayları türedi Ankara'mızda. Üzerlerinde kayda değer bir emekleri olmadığı halde sahiplendikleri işleri saymazsak bir şey zaten yok. Önümüzdeki dönem için iş yapmaya niyetlenmediklerini açıkça beyan ettiklerine göre bunlardan bir beklenti de söz konusu olamaz. Normal şartlarda insanın utançtan yüzünün kızarması gerekirken bu tabloyu iftihar vesilesi gibi anlatanların takdirini ben milletimize başkent halkına bırakıyorum. Siz zaten gereken hesabı 31 Mart günü soracağınıza inanıyorum.”