ÖZEL HABER
Aybuke ULUSAN/Bir döneme damgasını vuran ve tartışmalara konu olan ‘Metroseksüel’ algısı, artık tarih oldu. Günümüzde kadınlardan çok, erkekler güzellik salonlarına gitmeye başladı.
Çocuk yaşlarda babasının yanında çırak olarak işe başlayan Kadir Alkan Salonlarının koordinatörü ve artistik direktörü Enver Tosun, güzelleşmek ile ilgili merak edilenleri, Yeni Journal’a anlattı. Enver Tosun, birçok meslektaşının ‘berber’ denilmesinden rahatsız olduğunu, fakat işinde ne kadar büyürse büyüsün, ‘ben berberim’ demeye devam edeceğini belirtti.
‘İnandım ve oldu!’
‘Kader gayrete aşıktır’ diyen Tosun, “Bu meslekle çok küçük yaşta tanıştım, babamla aramda tam bir usta-çırak ilişkisi vardı. Gülveren’de küçük bir dükkanımız vardı, sosyal medyanın hayatımıza girmesiyle birlikte, benim randevularım dolup taşmaya başladı. Düşününki, bir mahalle berberiyken, bir ay sonraya randevu verecek bir konuma geliyorsunuz. Kader gayrete aşıktır, çok çalıştım kendimi çok geliştirdim ve geldiğim konumda tercih edilen kişi oldum. Ben berberlikte üniversite bitirdim, öylesine demiyorum gerçekten. Boğaziçi Üniversitesi Pro School projesini başarıyla tamamladım. Hem benim, hem de mesleğim için gurur verici bir durum. Benim her zaman bir sözüm vardır; ‘inandım’. Ben bir şeye inandım dediğim zaman, o işin gerçekleşmediği olmadı hiç. Söyleyebileceğim en önemli şey bu belki de inanın” ifadelerini kullandı.
‘Babama rakip oldum!’
Yaşadığı mahalleden çıkmanın zor bir süreç olduğunu belirten Enver Tosun, “Babamla dükkanımıza artık sığamaz bir hale gelmiştik, 3 koltuklu küçük bir dükkandı. Sosyal medyadan Kadir Alkan’ı uzun süredir takip ediyordum. Paylaşımlarını büyük bir zevkle izliyor ve ondan çok şey öğreniyordum. Bir gün Kadir Alkan’ın Akademisinde bir eğitim olduğunu gördüm ve tüm işimi bırakıp, Antalya’ya gittim. Kadir Beyle de yüz yüze tanışmamız bu şekilde oldu. O bana inandı, ben ona inandım ve ben babamın dükkanına çok yakın bir yerde, neredeyse babama rakip oldum. Hiç neden demedi babam, yeri geldi müşterimin çayını verip, yerleri süpürdü. Ben bu işi ondan öğrendim, önce babama, sonra Kadir Alkan’a çok şey borçluyum. 22 şubelik büyük bir markayız, hızla da büyümeye devam ediyoruz. Ben bu işletmenin ilk isim hakkını alan kişi ve ortağıyım. Her şeyi en ince ayrıntısına adar takip etmiyor ve titizlikle çalışmıyor olsaydık, eminim Türkiye’nin 81 ilinde şubemiz olurdu. Fakat bizim için kalite ve ana merkezdeki kaliteyi devam ettirebilmek, her şeyden önce geliyor” dedi.
‘Bunu başardıysak doğru olan birden fazla şey vardır!’
İşlerinin sosyal medya sayesinde bu kadar büyüdüğünü söyleyen Tosun, şöyle devam etti: “Biz sosyal medyayı verimli kullanabilen bir markayız. Bulunduğun alandan daha fazlasına hitap etmenin en güzel yolu sosyal medya. Futbolcular, fenomenler, iş adamları, oyuncular… Sınırsız bir müşteri kitlemiz var. Tercih edilme sebebimiz her şeyden önce bu işi iyi yapıyor olmamız. Ama başka şehirden bir kişinin bizi bilip gelmesini sağlayan şey ise, sosyal medyanın gücü. 6 senedir Çorum’dan gelen müşterim var, her ay mutlaka gelir baştan ayağa tüm bakımını yaptırır, geri gider. Biz bunu başarabildiysek, birden fazla şeyi doğru ve iyi yapıyoruz demektir.”
‘Ahlak sınırlarını aşan bir durum olursa asla affetmeyiz!’
İsim hakkını kullanan tüm Kadir Alkan Hair Artist şubeleri ile birebir ilgilendiklerini belirten Tosun, “Markamıza bağlı olarak çalışmak isteyen tüm iş ortaklarımız, öncelikle kendi akademimizden eğitim almak zorundadır. Biz işini üstünde taşıyan bir mesleğe sahibiz, güzel ve şık görünmek, tıraşımızın saçımızın, bakımlarımızın, kokumuzun baştan ayağa her şeyimizin tam olabilmesi çok önemlidir. Çalışma arkadaşlarımızı seçerken de, bunlara çok dikkat ediyoruz. Fakat en önemli şey güler yüzdür. Lakayıt olmak ile samimiyet arasındaki ince çizgiyi koruyarak, her zaman güler yüzlü ve samimi olmak zorundayız. Bu zamana kadar hiç böyle bir problem yaşamadık, ama bir anlaşmayı sonlandırmamızın en net sebebi, ahlaki değerlere yapılan saygısızlıktır. İnsanın mahrem alanı iki kolunu açtığındaki mesafe kadarmış, biz tek kol mesafesinde çalışıyoruz. Bizleri tercih eden herkesi ailemiz gibi görmeye ve o saygıyı göstermeye mecburuz” diye konuştu.
‘Erkekler bakım konusunda kadınlara rakip oldu!’
Bakım konusunda, erkeklerin kadınlara rakip olduğunu söyleyen Tosun, “Düzen nerede değişti bilmiyorum, ama çok güzel bir yere geldi. Eskiden saç-sakal tıraşından fazlasını yaptırana, metroseksüel erkek denir, dalga konusu olurdu. Şuanda sadece bakımlı diyoruz, biz lakaplardan, yargılardan hoşlanmayan bir milletiz. Kaş aldırmak, ağda yaptırmak, manikür-pedikür bunların bir düzen içerisinde ‘ihtiyaç’ haline gelmesi bir yana, konusu dahi geçemezdi. Kaşlarının ortasını aldırmak isteyenler yalvar yakar anlaşılmasın, duyulmasın derdindeydi. Erkekler, bakım konusunda kadınlara rakip oldu. Ben geldiğimiz noktadan memnunum, kişisel olarak her şeyin fazlasının zararlı olduğuna çok inanarak, tüm tercihlere saygı duyuyorum. Biz A’dan Z’ye kişisel tüm bakımların hizmetini veriyoruz ve erkeklerin de bakım konusunda bu noktaya gelmesinden fazlasıyla memnunuz” ifadelerini kullandı.
Rakipsizlik!
Çalışanlarından iş yeri açmak isteyen olursa, destek olacağını dile getiren Tosun, sözlerini şöyle tamamladı: “Art niyetli yapılmayan her şeye karşı, verebildiğim tüm desteği veririm. Ben işi bırakıyorum deyip, iki gün sonra ‘oldum ben’ düşüncesiyle dükkan açan kişilere saygı duyamıyorum. Rızkı veren Allah’tır, müşteri çaldı, benden daha iyi olacak falan gibi şeyleri zaten aklıma bile getirmem. ‘Berberini aldatmak’ diye bir terim vardır, nadir de olsa müşterilerimin başka yerlere gittiğini anlıyorum bazen, bu beni mutlu ediyor. Bir şey ne kadar iyi olursa olsun, ona hep sahip olduğunda sıkılırsın, sıradanlaşır. O yüzden gitsinler ki, geri geldiklerinde daha mutlu olalım istiyorum. Kimse yanlış anlamasın, iyi rakibi herkes sever.”