ÖZEL RÖPORTAJ
Aybuke ULUSAN/Ankara’da hizmet veren taksici esnafı, sorun ve sıkıntılarını muhabirimiz Aybuke Ulusan’a anlattı. Taksiciler, akaryakıt zamları ve yolcu bulamamaktan şikayet etti. Taksici esnaflarından Bora Üstün, sorularımızı yanıtladı:
-Taksimetre açılış ücretlerine gelen zamlara göre, açılış kaç TL’den başlıyor?
-Üstün: Açılış fiyatına 2 ay önce zam geldi. 10 TL’den 12 TL’ye çıktı. Kilometre başına 80 kuruş artış oluyordu, şuan 1 TL artıyor.
-10 yaşından büyük araçlara, plaka verilmeme kararı alınmıştı. Bu durum sizi nasıl etkiledi, plakalara da zam geldi mi?
-Üstün: Henüz plakalara gelen bir zam yok, ama fiyatlar ona rağmen çok yüksek. Taksiye plakayı taktıktan sonra, istersen 50 yıl kullan önemli değil. Ama ilk başta 10 yılın üstündeki araçlara plaka vermiyorlar artık. Esnaf değiştiremiyor araçları, güç yetmiyor. Kararın, 15 yaş üstü olarak değişmesini bekliyoruz. En kötü araç 700 bin TL oldu nasıl güç yetsin buna.
-Taksi kullanımlarında azalma oldu mu?
-Üstün: Olmaz olur mu hiç, yolcuya hasretiz.
-Taksi kullanımında azalma olmasının sebebi ücretin artması mı?
-Üstün: İnsanların öncelikleri değişti. Eskiden ihtiyaçtı, şimdi lüks oldu. vatandaş evine alacağı meyvenin, sebzenin hesabını yaparken, taksiye para ayırmak seçenek bile değil artık. Bu bizim ekmek kapımız, insanlar ekmeği bulmanın derdinde. Kimi dinlesen, o haklı. Ne diyelim? Eskiden günlük, 200 TL kazanıyorduk, ama her şeye yetebiliyorduk.
-Eskiden taksi-dolmuş şeklinde kullanımlar oluyordu, gece tarifesi fiyatları değişiklik gösteriyordu. Bu uygulamalar artık yok, sizce geri başlamalı mı?
Üstün: Bu uygulamalar biteli neredeyse 10 sene oldu. İnsanlar dolmuş, otobüs kalabalığına girmemek için ya da işlerine yetişebilmek için, bir araya gelip ücreti bölüşüyorlardı. Bu artık yasal değil, yasak. Gece tarifesi bana kalırsa geri gelmeli. Sürekli bir pazarlık oluyor. Gündüz, tamam diyoruz, işi görülsün diye indirim yapıyoruz, ama bunu gece niye yapalım ki? Gece müşterisi çoğunlukla eğlence sektörü için çalışıyor. Sen evinden, eşinden, çocuğundan sakınıp oraya harcamışsın paranı, bana gelince pazarlık yapıyorsun, niye? Ben kelle koltuk sabaha kadar direksiyon sallarken, bana günah olmuyor mu?
-Herhangi bir devlet desteğiniz var mı?
-Üstün: Destek var ama yeterli değil. Basit usul olduğumuzdan dolayı küçük esnaf desteği alabiliyoruz sadece.
-Gelir gider dengesizliğinde, sizi en etkileyen fiyat artışları ne oldu?
Üstün: Akaryakıt fiyatları bile demeyeceğim inan. 1000 TL’ye aldığın lastiği 6 bin TL’ye alırsan, nasıl olacak bu iş? Arabayı 50 bine alabiliyorduk, şimdi olmuş en kötüsü 700-800 bin TL. Yüzde 300 zam geliyor nasıl yetsin. Taksimetre fiyatları artıyor ama bir yararı yok. Biz zam istemiyoruz ki zaten, gider azalsın. Ustanın 2500e yaptırdığı muayeneyi ben 9 bin TL’ye yaptırıyorum. Vergi, ÖTV, KDV, muayene, trafik sigortası, yağ bakımı.. 200 TL idi yağ bakımı, şimdi olmuş 1500 TL. Gelir yüzde 100 artmış gibi gözükse de, gider yüzde 400 arttı.
-Ankara’da korsan taksi problemi yaşanıyor mu?
-Üstün: Yok, o iş burada olmaz. İstanbul’da var genellikle. Gelir gidere baktığında sistem onu gösteriyor. İstanbul limitli çalışıyor, mal sahibi çalışmıyor. 6 saate 600 TL getir bana diyor, günü gününü tutar mı, işinden kazanamazsa ne yapacak? Sana verse ona ne kalacak. Ankara’da limit yok, kiralama yok, günlük alırsın paranı, kazandığın cebinde kalır, kazanamazsan yapacak bir şey yok.
-Araçlarınızı değiştirmek istediğinizde problem yaşıyor musunuz?
Üstün: Yaşamaz olur muyuz, bir de oradan zarar ediyoruz. Taksiden çıkma diye kimse almak istemiyor ki. Değerinin çok altına ancak satabiliyoruz.
-Sesinizi duyurabilmek adına, devletten bir isteğiniz var mı?
-Üstün: Gelir giderden geçtik artık, her şey ateş pahası. ÖTV, KDV, her şey bizde zaten. BAĞKUR primlerini düşürseler o bile rahatlatır. 1000 TL BAĞKUR ödüyorduk, şimdi 3 bin TL ödüyoruz. Altıncı ayda 3 bin 500 TL’den aşağı olmayacak. Gelirden çok gider oluyor. Bugün asgari ücretli bir işe girsem, 8-9 bin TL maaş alırım, sigortasıyla 12 bin TL. Ben ayda 12 bin TL kazanmıyorum. Tek güzelliği biraz daha rahat çalışıyoruz. Şimdi diyeceksin ki o zaman neden bu işi yapıyorsun? Akmasa da damlıyor, nakit para oluyor, ay sonunu beklemek zorunda kalmıyoruz. Günlük üç beş kuruş elimize para geçiyor. İstanbul’da taksi yolcuyu seçiyor, Ankara’da yolcu taksiyi seçiyor. Yolcu potansiyeli yok ki seçim şansımız olsun.