'Işıltılı Haşerat' oyunu İstanbul'da prömiyer yaptı! 'Işıltılı Haşerat' oyunu İstanbul'da prömiyer yaptı!

Hürriyet’ten Hakan Gence’nin sorularını yanıtlayan Merve Dizdar, “Ben kendime güvenirim. Kimsenin ne yaptığıyla, nasıl oynadığıyla, neler yapabileceğiyle ilgilenmiyorum. Her zaman daha iyisi var. Ben kendime zul bir insanım, kimseye zul değilim. Sabaha kadar o rolü kendim düşünürüm. Biriyle rekabet, birini kıskanmak kendini yediğin bir şey, bence en tehlikelisi” diye konuştu.

Dizdar, Cannes’daki anılarını şöyle anlattı:

“‘Film çok güzel, bir ödül kesin alır’ diyordum. Sıra en iyi kadın oyuncuya geldi. “Mervo Duzdar” diye bir kelime duydum. Bilge (Nuri) Hoca’ya baktım. Alkışlayınca anladım. “Allah” dedim. Sonrası flu. Bir parti vardı. Havai fişekler patlıyordu. Elimde ödül oradan çıktım. Cannes sokaklarında tek başıma elimde ödülle yürümeye başladım. Bunun hissini açıklayamam, her şeye duyduğum bir minnet duygusu vardı.

İki kere gittim Cannes’a. İlk hafta film gösterilmişti. Otelden çıkarken otelin kartına bir not yazdım ‘Mervecim, ne zaman üzülürsen, ümitsizliğe kapılırsan bunu oku, filmin Cannes’a gitti.’ O notu buldum. ‘Merve ödülü aldın’ diye ekledim.”