Türkiye'yi sarsan Narin Güran cinayetinde tutuklu yargılanan 4 sanık, bugün ikinci kez hakim karşısında!
Cumhuriyet savcısının mütalaasını sunduğu davada, 4 sanık için "iştirak halinde çocuğa karşı kasten öldürme" suçundan ağırlaştırılmış müebbet hapis cezası isteniyor.
Tutuklu sanıklar anne Yüksel Güran, ağabey Enes Güran, amca Salim Güran ile komşuları Nevzat Bahtiyar, yargılanmak üzere sabah saatlerinde adliyeye getirildi. Duruşmaya katılanlar da adliye önü ve içerisinde 2 ayrı noktada yapılan aramadan sonra duruşma salonuna alındı.
Duruşmada, tutuklu sanıkların avukatları da hazır bulundu. Bugünkü duruşmada tutuklu sanık Nevzat Bahtiyar’ı 2 avukat, amca Salim Güran’ı 1 avukat, abi Enes Güran’ı 5 avukat ve anne Yüksel Güran’ı 5 avukat savunuyor.
Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanlığı ve Diyarbakır Barosu avukatları da "müşteki kurum" sıfatıyla duruşma salonundaki yerini aldı.
Bugün görülecek ve karar çıkması beklenen duruşmada, Narin'in amcası Erhan Güran ve köyün çobanı Ahmet Akgün hakkında da zorla getirilme kararı verildi.
Bu arada tutuklu bulunan anne Yüksel Güran'ın olay gününe ait cep telefon kayıtları da ortaya çıktı. Bunlar da dava dosyasına girdi.
Ayrıca "aile bireylerinin toplantı görüntüsü" olarak servis edilen video da Ulusal Kriminal Büro tarafından incelendi. Videoya ilişkin hazırlanan bilirkişi raporu bugün mahkemeye sunulacak.
Türkiye’nin gözü bugün Diyarbakır’da. Bu nedenle adliye etrafında geniş güvenlik önlemleri alındı. Dava boyunca adliye çevresinde yaklaşık 3 bin polis görev yapacak.
Duruşmayı TBMM İnsan Haklarını İnceleme Komisyonu Başkanı Derya Yanık ve beraberindeki heyet de izliyor. Derya Yanık, komisyon üyeleriyle birlikte duruşma salonuna geldi.
Türkiye'nin farklı illerinden gelen basın mensupları da gelişmeleri izlemek amacıyla adliye önünde nöbet tutuyor.
DURUŞMA SIRASINDA NELER YAŞANDI?
Kimlik tespitlerinin ardından tanıkların dinlenilmesine geçildi.
İlk olarak amca Salim Güran'ın işçisi tutuklu şüpheli 15 yaşındaki R.A. adli gözlem odasından tanık olarak dinlendi.
R.A, olay gününe ilişkin, şunları söyledi:
"Tarlaya gittik. Salim Güran da tarlaya geldi. Saat 08.00-09.00 gibi geldi yanımıza. Bir saat kaldıktan sonra gitti. Daha sonra 15.00-16.00 gibi Salim tarlaya yanımıza geldi. Oturduk biraz, çay yaptık. Babamı aradı Salim. Babam da kendisine yemek yiyip geleceğini söyledi. Salim Güran ile çay içerken babam yanımıza geldi. Salim Güran her gün nasılsa o gün de öyle görünüyordu. Daha sonra Salim üstünü değiştirmek için yanımızdan ayrıldı. Kıyafetlerinin kirli olduğunu söyledi. Akşam 18.00 gibi de ben, Salim ve babam yemek yapıp yedik. Birisi Salim Güran'ı o sırada aradı. Kim olduğunu hatırlamıyorum. Kız kaybolmuş dediler. Salim 'Bu saat kız kaybolma saati midir?' diyerek araca binip gitti babamla. Onlar gidince ben ve kardeşim tarlada kaldık."
Duruşmada, Salim Güran ile telefon görüşmesine ilişkin ses kayıtları da dinletilen R.A, "Mısır tarlasındaki fıskiyeler yere düşüyor. Onu konuşmuşuz. Orada bir fıskiye düşmüş. Onu söylemiş. Olay günü mü konuştuk, hatırlamıyorum. Sadece o gün değil her zaman arardı" dedi.
Mahkeme başkanının, "Tutuklandığında tutulan bir tutanakta Salim'e küfrederek, 'Senin yüzünden başımız belaya girdi. Komutanım Salim geldiğinde kıyafetleri kirliydi, ayakları ıslaktı.' diyerek ağlamışsın. Neden böyle yaptın?" sorusu üzerine R.A, "Komutanlar karakolda sorduğunda ayakları ıslak olduğuna dair sorularına yok demiştim. Ben böyle bir şey demedim. Salim'in ayaklarına fazla bakmadım ama normaldi. Fazla dikkatimi çekmedi" beyanında bulundu.
Mahkeme başkanının "Kaçak elektrik için kullandığınız bir alet mi var?" diye sorması üzerine kaçak elektrikle ilgili bir şey bilmediğini öne sürdü.
Mahkeme başkanının, "'Salim 15.00-16.00 gibi yanımıza geldi.' dedin. 15.52 gibi telefon görüşmen oldu. Neden yanında olduğunu söyledin?" sorusunu ise R.A, "Salim Güran bir kez kıyafetini değiştirmek için eve gidip geldi. 15 dakika sürdü. Bu saat 18.00 gibiydi" karşılığını verdi.
Savcının, "Salim ile 15.52'de telefon görüşmeni hatırlıyor musun? Babanı iki kez aramış. Buna ilişkin ne diyorsun?" diye sorması üzerine R.A, "Salim 15.00-16.00 gibi yanımdaydı. Hatırlamıyorum. Tahmini olarak söylemişim. Saatleri net hatırlamıyorum" dedi.
Mahkeme başkanının, "Salim yanına geldikten sonra ne zaman aradı?" sorusuna ise "Yanıma gelir gelmez babamı sorarak aradı" ifadesini kullandı.
"KİMSE BANA BİR ŞEY SÖYLEMEDİ"
Eski Diyarbakır Barosu Başkanı Nahit Eren'in, "Sana soruşturma aşamasında herhangi bir telkinde bulunuldu mu? Saatler konusunda kimse sana uyarılarda bulundu mu?" sorusuna ise R.A, "Kimse bana bir şey söylemedi. Saat konusunda kimse uyarıda bulunmadı" dedi.
R.A, Eren'in, "Tarlada baban ve Salim'in dışında başka kimseyi gördün mü?" sorusuna da "Köyden birileri vardı. İnek ve hindilerini getiriyordu. Ben ve küçük kardeşim vardık. Birkaç kuzumuz vardı. Kardeşim ona bakıyordu" yanıtını verdi.
Eren'in, "Salim kıyafet değiştirmek için mi gitti? Üzerindeki kıyafetleri hatırlıyor musun?" sorusuna R.A, kıyafetleri net hatırlamadığını belirtti.
Avukat Aydın Özdemir'in, "Tutuklandığında ağlaman, bağırman oldu mu?" sorusu üzerine R.A, karakolda bir kez ağladığını belirtti.
R.A, Özdemir'in "Salim Güran saat 16.00-18.00 arasında uzun süreli yanınızdan ayrıldı mı?" sorusuna, "15.00-16.00 arası yanımıza geldi. Uzun bir süre yanımızdan ayrılmadı" karşılığını verdi.
Mahkeme başkanının, "Olay günü elektrikçi hiç yanınıza geldi mi?" sorusu üzerine R.A, hatırlamadığını ileri sürdü.
Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanlığını temsilen duruşmaya katılan avukatların, "Olay günü Salim Güran senin kız kardeşlerini hiç eve bıraktı mı?" sorusu üzerine R.A, "Olay günü böyle bir şey olmadı. Olaydan 1-2 gün önce bıraktığını hatırlıyorum." beyanında bulundu.
Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanlığını temsilen duruşmaya katılan avukatların, "Salim ile telefon görüşmesinde sen neredeydin?" diye sorması üzerine R.A, yukarıdaki tarlada olduğunu öne sürdü.
Salim Güran'ın avukatı Onur Akdağ'ın, okuma yazma bilip bilmediğini sorması üzerine R.A, "Okumam ve yazmam normal." dedi.
Yüksel Güran'ın avukatı Yılmaz Demiroğlu'nun "Olay günü akşama doğru 'DEDAŞ'tan görevliler geldi' şeklinde baban Salim'i aradı mı?" şeklinde soru yöneltmesi üzerine R.A, "Olay günü olup olmadığını hatırlamıyorum. Daha önce bir araç geldiğinde babam aramıştı. Olay günü olup olmadığını bilmiyorum. Çingeneler de gelip gidiyordu." ifadelerini kullandı.
Nevzat Bahtiyar'ın avukatı Adnan Ataş'ın olay günü öğleden sonra hangi tarlada olduğunu sorması üzerine R.A, Salim Güran yanına geldiğinde 'yukarı tarla' olarak belirttiği yerde olduğunu, orada kaldığını ileri sürdü.
R.A, Ataş'ın "Aşağı tarlada tümsek tepe gibi bir yer var mı?" sorusuna, bildiği böyle bir tümsek tepe olmadığını belirtti.
Nevzat Bahtiyar'ın avukatı Ali Eryılmaz'ın "Salim Güran'ın kayınpederini tanıyor musun?" sorusu üzerine R.A, o kişiyi tanımadığını öne sürdü.
Eryılmaz'ın olay günü Salim Güran'ı kayınpederinin çiftliğine gidip gitmediğini sorması üzerine R.A, "Ben ve Salim bir kez çiftliğe gittik, orası olabilir, bilmiyorum. Olay günü de olabilir olay günü olmayabilir de. Fıskiyeleri bırakmak için gittik. Mahfuz diye biriyle konuştu. 'Mahfuz ineklerin pisliğini buraya bırak.' dedi. Saati de hatırlamıyorum" yanıtını verdi.
AİLE TOPLANTISI GÖRÜNTÜLERİ İZLETİLDİ
R.A'nın ifadesinin ardından çoban A.A, duruşma salonuna getirildi. İfade öncesi, dava dosyasına da eklenen, cesedin bulunmasından 1 gün önce Narin'in amcası Erhan Güran'ın evinde yaptığı toplantıda çoban A.A'ya sorular sorup, daha sonra gönderdikleri güvenlik kamerası görüntüleri izletildi. Enes Güran'ın avukatı Mustafa Demir, görüntülerin hukuka aykırı olduğu gerekçesiyle dosyadan çıkarılması için itiraz etti. Mahkeme başkanı, "Bu delil hukuka aykırı değil, dosyaya alıyoruz" dedi.
İFADESİNDE AĞLADI
Mahkeme başkanı, çoban A.A'ya neden götürüldüğünü sordu. A.A, "Eve geldim, çantamı bıraktım. Benim evime geldiler. 'Erhan abi seni çağırıyor' dediler. Gittim. 'Erhan abi, bana sen her gün oradasın, bir şey gördün mü, yabancı bir araba gördün mü' dedi. Narin'i hiç görmedim. Herhangi bir dikkat çeken bir şey görmedim. Kameradan ayrıldıktan sonra tokat vurdular" diye konuştu. Çoban A.A, daha sonra ağlamaya başladı.
"NE ENES'İ GÖRDÜM NE KIZI GÖRDÜM"
Görüntülerde, 'Kızı gördün mü' diye sorulan sorunun ne olduğu sorusuna A.A, "Ne Enes'i gördüm ne kızı gördüm. Enes'e küfredildiğini duymadım. Bana baskı yok. Ekmeğimdeyim. Olay günü hiçbir şey görmedim. Beni tehdit eden olmadı. Uğur ile Ömer, bana 'Gel' dediler. Niye çağrıldığımı bilmiyordum. Bana, 'Savcıya bir şey söyleme' gibisinden cümleler kullanılmadı. Olay günü Enes'i, Narin'i görmedim" diye konuştu.
"NEVZAT İLE SALİM, KARDEŞ GİBİYDİLER"
Savcının soruları üzerine çoban A.A, "Bahtiyarlarla küsüz, Güranlarla değiliz. Nevzat ile Salim, kardeş gibiydiler. Narin kaybolduğundan bulunana kadar bir şey konuşmadım" dedi. Katıldığı bir televizyon programında kullandığı, 'Beni de döverler' cümlesi ile ilgili, 'Başka kimi dövdüler' sorusuna A.A, ağlayarak, "Kızları kaybolmuş ya o yüzden dedim. Benden önce birini dövdüklerini duymadım. Sıcak olduğu için köyün karşısında bahçe var, oraya götürüyordum. Kurtuluş, Ensari, Ömer ve Baran beni görüntülerden sonra arka tarafa götürdü. Erhan da geldi arka tarafa. 'Sen bir şey bilmiyor musun?' dedi" diye konuştu.
"ENES'İ GÖRDÜN MÜ DEDİLER"
Daha sonra ağlamaya başlayan A.A. "Bir şey bilmiyorum" dedi. Savcının, 'Senden bir şey duymaya mı çalışıyorlar, Enes ile ilgili cümleler kuruldu mu’ sorusu üzerine de A.A. "'Sen bir şey gördün mü' diye sordular. 'Enes'i gördün mü' dediler" cevabını verdi.
Mahkeme başkanının sorusu üzerine A.A., "Orada bana 'Sen çöldesin, nasıl bir şey görmedin?' dediler. 'Enes ile ilgili bir şey bilmiyorum' dedim" diye konuştu.
KÜRTÇE SORU SORULMASINA İZİN VERİLDİ
Eski Baro Başkanı Nahit Eren'in görüntülerde 'Enes ile ilgili cümleler kullanıldı mı, sana küfredildi mi' sorusu üzerine A.A, 'Yok' yanıtını verdi. Eren'in Kürtçe soru sorma talebi üzerine mahkeme başkanı, doğruların ortaya çıkması için Kürtçe soru sorulmasına izin verdiğini belirtti. Yeminli tercüman eşliğinde Nahit Eren, A.A. ile Kürtçe konuşarak, "Şerefsizin şerefsizi Enes' diye bir söz kullandı mı?" diye sordu. A.A, "Hayır, duymadım” yanıtını verdi. Eren'in, 'Erhan elini masaya vurdu, 'Biz onun boğazını tutup buraya getireceğiz. Konuş eşeğin oğlu konuş' dedi mi?' sorusuna çoban A.A, "Hayır" yanıtını vererek tekrar ağlamaya başladı.
Nevzat Bahtiyar'ın avukatı Adnan Ataş, bu yaşananlardan sonra aile hakkında suç duyurusunda bulunup, bulunmadığını sordu. A.A, "Bulunmadım" yanıtını verdi.
"SİLAH ÇEKİP KAFASINA MI DAYAYAYIM"
Nevzat Bahtiyar'ın avukatı Ali Eryılmaz'ın 'Bu son tanığımız, iyi değerlendirmemiz lazım' cümlesi üzerine, mahkeme başkanı, "Ne yapayım silah çekip kafasına mı dayayayım?" dedi. Daha sonra A.A'ya dönerek, "Bu arada silahım yok" dedi.
A.A. da mahkeme başkanına, "Beni öldürsen de canım sana feda olsun" yanıtını verdi. Yüksel Güran'ın avukatı Yılmaz Demiroğlu'nun 'Kadını ya da adamı gördün mü' sorusu üzerine de A.A, "Trafik polisi değilim, görmedim. Olay sırasında Eren'i de duymadım" diye konuştu.
Duruşmada, daha sonra tanık olarak amca Erhan Güran'ın dinlenilmesine geçildi.
Davanın bugünkü duruşmasında mahkeme heyetinin sanıklar hakkındaki kararını açıklaması bekleniyor.
NE OLMUŞTU?
Diyarbakır'ın merkez Bağlar ilçesinin Tavşantepe Mahallesi'nde 21 Ağustos'ta kaybolan Narin Güran'ın 8 Eylül'de Eğertutmaz Deresi'nde cansız bedenine ulaşılmıştı.
Diyarbakır Cumhuriyet Başsavcılığınca yürütülen soruşturma kapsamında gözaltına alınan 23 şüpheliden aralarında anne Yüksel, ağabey Enes ve amca Salim Güran ile komşuları Nevzat Bahtiyar'ın da bulunduğu 12 kişi tutuklanmıştı.
Yüksel, Enes ve Salim Güran ile Nevzat Bahtiyar hakkında yürütülen soruşturma tamamlanmış, 4 sanık hakkında "iştirak halinde çocuğa karşı kasten öldürme" suçundan ağırlaştırılmış müebbet hapis istemiyle hazırlanan iddianame, Diyarbakır 8. Ağır Ceza Mahkemesince 23 Ekim'de kabul edilmişti.
Sanıkların yargılanmasına 7 Kasım'da başlanmış, 3 gün süren ilk duruşma, sanıkların tutukluluk halinin devamına karar verilerek 26 Aralık'a ertelenmişti.
İlk duruşmanın ardından Cumhuriyet savcısı hazırladığı 14 sayfalık mütalaayı celse arasında mahkemeye sunmuştu.
Dava kapsamında, Narin'in amcası Erhan Güran ve çoban Ahmet A'nın mahkemeye zorla getirilmesine karar verilmişti.
Tavşantepe Mahallesi'nde 21 Ağustos'ta kaybolan ve 8 Eylül'de Eğertutmaz Deresi'nde cansız bedenine ulaşılan Narin Güran'ın öldürülmesine ilişkin tutuklu anne Yüksel, ağabey Enes ve amca Salim Güran ile komşuları Nevzat Bahtiyar, "iştirak halinde çocuğa karşı kasten öldürme" suçundan ağırlaştırılmış müebbet hapis istemiyle yargılanıyor.
Savcı mütalaayı açıkladı: "Tüm sanıklar suç ortağı"
Diyarbakır 8. Ağır Ceza Mahkemesi’inde görülen Narin Güran’ın öldürülmesine ilişkin davada savcılık, esas hakkındaki mütalaayı açıkladı.
Tüm sanıkların suç ortağı olduğunu belirten savcı, sanıklardan ağabey Enes Güran ve anne Yüksel Güran'ın "iştirak halinde çocuğa karşı kasten öldürme" suçundan Türk Ceza Kanunu'nun (TCK) 37/1 maddesi ile birlikte 82/1-d,e, 53/1 ve 63. maddeleri gereğince ağırlaştırılmış müebbet hapis cezası ile cezalandırılmalarını talep etti.