CHP Genel Başkanı Özgür Özel, "Biz, konu Kıbrıs, Filistin, Bosna ve Srebrenitsa ise Türkiye'nin ve dostlarının çıkarıysa, tek yumruğuz ve tek yumruk olmaya devam edeceğiz." dedi.

Özel, partisinin TBMM Grup Toplantısı'nda yaptığı konuşmada, 2024 Paris Olimpiyatlarında Türkiye'yi temsil edecek 102 milli sporcuya başarı diledi.

Özgür Özel, DEM Parti Eş Genel Başkan Tuncer Bakırhan'a annesi İpek Bakırhan'ın vefatı dolasıyla taziye dileklerini iletti.

Bugünün ulusal kurtuluş mücadelesinin dönüm noktalarından olan Erzurum Kongresi'nin 105. yıl dönümü olduğunu hatırlatan Özel, başta Gazi Mustafa Kemal Atatürk olmak üzere milli mücadelenin bütün kahramanlarını rahmetle ve minnetle andı.

Özel, bugünün aynı zamanda Mustafa Kemal Atatürk'ün "Benim şahsi meselem" dediği Hatay'ın ana vatana katılışının 85. yıl dönümü de olduğunu anımsatarak, Hatay'ı Misakımilli sınırları içine katan ve bugünkü sınırların şekillenmesi kararını alan o günkü Hatay milletvekillerini de rahmetle anarak, partisinin her zaman Hatay'ın yanında olacağını söyledi.

Gazzeli bebekler tedavi edilmeyi bekliyor! Gazzeli bebekler tedavi edilmeyi bekliyor!

Kıbrıs Barış Harekatı'nın 50. yıl dönümü sebebiyle geçen hafta geniş bir heyetle Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti'nde olduğunu belirten Özel, üç gün boyunca yürüttükleri temaslar hakkında bilgi verdi.

Özel, Kıbrıs Barış Harekatı'nda Türklere ve Rumlara barış götürülmeye gidildiğini; o günden bugüne adanın statüsünün ve Kıbrıs Türklerinin konumunun istenilen noktada olmadığını söyledi.

Özgür Özel, sözlerine şöyle devam etti: "Milli meseleler iktidarıyla muhalefetiyle ülkenin çıkarını birlikte sahiplenmeyi, birinin eksik bıraktığını öbürünün tamamlamasını gerektirir. 1974'ten alacak çok dersimiz, yürüyecek çok yolumuz var. Bu Meclis iradesine en yüksek saygıyı göstermek, en doğru bilgilendirmeyi yapmak, muhalefeti, iktidar milletvekillerinden ayırmadan bilgilendirmek, muhalefet olarak da ulusal çıkarlar söz konusu olduğunda kavgayı, tartışmayı bir yana bırakıp tek yumruk olabilmek lazımdır. Biz, konu Kıbrıs, Filistin, Bosna ve Srebrenitsa ise Türkiye'nin ve dostlarının çıkarıysa, tek yumruğuz ve tek yumruk olmaya devam edeceğiz."

Özgür Özel, geçen hafta Anıtpark'ta 24 saat süren bir "eğitim maratonu" gerçekleştirdiklerini; 92 konuşmacının Türkiye'deki eğitim sistemini enine boyuna konuştuğunu ve çözüm önerilerini gündeme getirdiğini söyledi.

Bu maratonu Meclis'in bitişiğindeki Milli Egemenlik Parkı'nda gerçekleştirmek istediklerini kaydeden Özel, sözlerini şöyle sürdürdü: "TBMM Başkanı Numan Kurtulmuş'a Kıbrıs'ta konuyu anlattım. Meclis'in yanındaki Milli Egemenlik Parkı'nda bu eğitim maratonu yapılacaktı. Aslında Süleyman Soylu zamanında iki kişi parka girse su sıkılıyordu, gaz atılıyordu. Son dönemde İçişleri Bakanı Ali Yerlikaya basın açıklamalarına izin veriyordu ama bu maraton gelince çeşitli bahanelerle kapattılar. Biz oraya ulaşamadık. Kendisi ile yapıcı görüşmeler yaptık, olmadı. Sorunun düğümlendiği yeri söylediler. 'Burası toplantı ve gösteri yapmaya, yürüyüş yapmaya uygun görülen alanlardan değil' dediler. Sorun çözülsün diye temas halinde olduğumuz Sayın Kurtulmuş da arkadaşlarımız gidip anlatınca '24 saat bir kürsü, aman ne güzel, keşke bu Milli Egemenlik Parkı böyle bir özgürlük kürsüsü olsa, Meclise sesini duyurmak isteyen gelip burada konuşsa sabit bir kürsü olsa' demiş. Biz sabit kürsüyü koymaya kalkıyoruz, Soylu deliriyordu, Sayın Yerlikaya da etrafını çeviriyor. Öyle olunca baktık Meclis Başkanı özgürlük kürsüsünden yana, Çankaya Belediye Başkanımız ile konuştuk, çalışıyor. Çok isteyip de özgürlük alanını açamayan Yerlikaya'ya ve özgürlük kürsüsünün fikir sahibi Meclis Başkanı'mıza şunu söylemek isteriz, Çankaya Belediyesi önümüzdeki toplantılarında, gerekli teknik çalışmalar tamamlanınca, o parkı, özgürlük parkı olmak ve Meclise sesini duyurmak isteyenlerin duyurabilmesi şartıyla Meclis sınırlarına dahil edeceğiz. Sayın Yerlikaya üzülmeyecek, Meclis Başkanı'mız üzülmeyecek. Yetki böyle olunca 'yapamam' diye zaten yetkisinden çıkacak. Meclis Başkanı'mız üzülmeyecek, 'yetki bende olsa yaptırmam' diyemeyecek. Oradaki özgürlük kürsüsünden Türkiye'de bu Meclise sesini duyurmak isteyen kim varsa oradan söyleyecek."

Kamu hastanelerindeki yemekhanelerde çalışan işçilerle de bir araya geldiğini ifade eden Özel, "Temmuz ayı Mecliste hem büyük çekişmelerin, büyük tartışmaların hem de belli uzlaşmaların mümkün olduğu bir aydır. Grup başkanvekillerimiz, bu konuda eğer işçilerin kadro sorununu çözme kararlaştırılırsa, bu torba yasaya bir madde demektir, bu konuda gerekli temasları sağlayacaklar." dedi.

Özel, sabah saatlerinde Milliyetçi Hareket Partisi (MHP) Genel Başkanı Devlet Bahçeli'nin “Türk milleti hayvanları sever, köpekleri dost kabul eder. O sebepten dolayı köpeklere karşı uygulanacak her türlü yanlışın karşısında durur” sözlerini değinerek, Bahçeli'nin ve MHP'nin komisyonda bunun aksine davrandığını iddia etti.

“Direnen herkese ötenazi kelimesinin çıkarılmasını sağladıkları için yürekten teşekkür ediyorum”

Sokak hayvanları hakkında çıkarılacak olan yasada ötenazi kelimesinin değiştirilmesine dair konuşan Özel, “Sokak hayvanları ile ilgili düzenleme uzun süredir Türkiye'nin gündeminde. CHP olarak bu konuya en net yaklaşan, tutumunu en net ifade eden partiyiz. Sorunu doğru tespit edelim diyoruz. Sorun yoktur diyenlerden değiliz, sorun var; kaldırmak için çare ölüm diyenlerin karşısındayız. Çareyi cinayette görenlerin karşısındayız. Türkiye'de sokak hayvanları sorunu var mı? Evet var. Bu sorun maalesef sınıfsal bir soruna evrilmek gibi de bir toplumsal riski, fay hattını işaret ediyor. Eğer çocuğunuz okula servisle gidiyorsa, sitenizin bahçesinden arabanıza bindirip götürüyorsanız, işinize kendi aracınızla gidebiliyorsanız sizin açınızdan belki de sokak hayvanları sorunu yoktur. Ama bir yoksul mahalledeyseniz, çocuk sabah okula yürüyerek, koşarak kendi gitmek zorundaysa, bir tekstil atölyesinin servisine yetişmek için metrelerce ana yola inmek zorundaysanız bir sokak hayvanları sorunu vardır. Bu soruna yok demek, sorunun iki tarafına da yani tehdit altında olanlara da sokaktaki hayvanlara da büyük kötülüktür. Ama bu sorunu görüp çözmek için toplayalım 1 ay tutalım 1 ay sonunda sahiplenilmiyorsa öldürelim, ötenazi yapalım demek cinayettir, katliamdır. Bu konuda çok kişiye teşekkür etmek gerekir ama hayvanseverlere, her yaştan ailesi hangi yaşta olursa olsun evlatlarımıza, gençlerimize bu konuda gösterdikleri duyarlılık için başta grubum olmak üzere buna aylardır itiraz eden, günlerdir komisyonda direnen herkese bugün komisyonda hiç değilse ötenazi kelimesinin çıkarılmasını sağladıkları için hepinize yürekten teşekkür ediyorum” diye konuştu.

“Enflasyon durunca fiyatlar durmuyor ki”

Ekonomik olarak Türkiye'nin iyi bir yönetime sahip olmadığını söyleyen çeken Özel, “Her ay aynı hikaye. ‘Enflasyon artmış yine.' Ya artması ne olur, sabit olsa ne olur. Enflasyon durunca fiyatlar durmuyor ki. Enflasyon 50 ise 100 lira olan fiyat seneye 150 oluyor. Sen onu 50'de tutarsan yüzde 50 fiyat artışı oluyor. Onu sabit tutmak marifet değil. Enflasyon düşerken fiyatlar düşmez. Fiyatlar çıkar çıkış hızı biraz azalır. O yüzden en kötüsü geride kaldı değil. En kötü günlerdeyiz” ifadelerine yer verdi.

“Kendine ait bir fikri olmayan, tek fikri AK Parti'nin fikrini desteklemek olan bir grupla karşı karşıyayız”

MHP lideri Devlet Bahçeli'nin bu sabah gerçekleştirdiği basın açıklamasında kendisine dair hakaretler olduğunu söyleyen Özel, “Çok ağır hakaretler var yine. Ama konuşmanın devamını okuyunca cevap vermekten vazgeçtim. Niye? Konuşmasında çok sevdiğini söylediği köpeklerden bahsediyor. MHP'lilerin köpek sever, hayvansever olduğundan bahsediyor. Bunları söyleyerek artık herkesin köpeklere karşı ne yaptığını MHP milletvekillerine bakınca ne yapacağını söylüyor. Ben bakıyorum komisyonda AK Parti söylüyor MHP oyluyor, AK Parti söylüyor MHP oyluyor. Öyle bir haldeler ki AK Parti ötenazi diyor onu savunuyorlar, geri çektim diyor onu da savunuyorlar. Kendine ait bir fikri olmayan, tek fikri AK Parti'nin fikrini desteklemek olan bir grupla karşı karşıyayız” ifadelerini kullandı.