Gelecek Partisi'nin milletvekillerinin Saadet Partisi’ne geçmesiyle kurulan SAADET Meclis Grubu, ilk grup toplantısını gerçekleştirdi. Saadet Partisi Genel Başkanı Temel Karamollaoğlu ve Gelecek Partisi Genel Başkanı Ahmet Davutoğlu, TBMM Grup toplantısında konuştu.
Saadet Partisi Lideri Karamollaoğlu, heyecanlı olduklarını, siyaset tarihine kayıt düşecek bir günde olduklarını vurguladı. Karamollaoğlu, "Hepimiz heyecanlıyız. Siyaset tarihimize kayıt düşecek bir gündeyiz. El, gönül, fikir ve hedef birliği ile nihayete erdirdiğimiz uzun bir aradan, gönülsüz molalardan sonra buradayız. Saadet Partisi grubu, önceliği ahlak ve maneviyat olan, siyasete erdem ve ahlak şeklinde yaklaşan Saadet ve Gelecek Partisi ile kurulmuştur. Saadet ve Gelecek partilerimizin ortak bir irade ve duruşla grup kurmasından hepimiz mutluyuz. Siyaset makamını zatlarına ait kudret zemini görenler bizimle uzlaşamazlar. Saadet Partisi Meclis Grubu milletin iradesinin, tekliflerinin Mecliste söz, ses ve siyaset olarak vücut bulmasını sağlayacaktır. Bu Meclis grubu milli görüş siyasetinin ve onunla yol yürümeyi özümseyenlerin Meclisteki karargahıdır. Bu grup Erbakan Hocamızın hedef edindiği adil devlet, insanca yaşam, adil paylaşım ideallerinin Meclis grubudur. Milli görüşü gömlek zannedip çıkaranlar, mülkiyet sanıp maliklik iddiası ortaya koyanlar, siyaseti ahlaklı yapma gayretimizi anlayamazlar, kavrayamazlar" dedi.
Karamollaoğlu, hükümetin politikalarını eleştirerek, sözlerine şöyle devam etti: "Yalan ve iftirayla seçim kazanıyorlar, talanla ekonomi yönetiyorlar. İktidar tarafından ortaya konan bir takım icraatlar var. Sayın Erdoğan AK Parti ve Cumhur İttifakı seçim sürecinde dile getirmediği bir çok icraata da girişmiş bulunuyor. Seçim beyannamelerinde, seçim mitinglerinde yer almayan bir çok husus, kısa sürede icraata konuldu. Faizleri düşüreceğiz demişler, nas ile teminat vermişlerdi. Kabine oluştuktan hemen sonra Cumhuriyet tarihinin tek seferdeki en büyük faiz artışını yaparak işe başladılar. Hayatı pahalılaştıran iktidar, emeği ucuzlatmayı, emekliyi ise yardıma muhtaç bırakmayı başarmış görünüyor. Ev sahiplerine yüzde 25 sınır koyan iktidar bu sınırı keşke enflasyon ve vergiler için de koyabilseydi. İktidarın yolda gördüğü herhangi bir partiye dahil “ittifaka katıl” daveti yapmaya mahkum bir kimliğe bürünmesi şaşılacak bir manzaranın ortaya çıkmasına vesile oldu. Büyük ekonomi, müthiş büyüme, tek haneli enflasyon, sıfıra yakın faiz cümleleri kurarak seçmene yönelik tokatçılık icraatı kabarık birileri ile ortaklıktan kaçınmak elzemdir. Milletin emeğini değersizleştiren, emekçinin umudunu azaltan siyaset tokatçısının kim olduğunu açıkça söylemeye gerek yoktur. 15 Temmuz ihanet darbesinin finansörü ilan ettikleri ülkeyi şimdi Türkiye Yüzyılının finansörü yapmak isteyenlerden bahsediyorum."
Büyük Ortadoğu Projesi'nin, büyük bir tehdit olduğunu iddia eden Karamollaoğlu, " İki ülkenin NATO üyeliğine Türkiye Cumhuriyeti Cumhurbaşkanı mı Büyük Ortadoğu Projesi Eş başkanı olarak mı evet demek zorunda kaldınız? Biz inanıyoruz ki bu dönemde Büyük Ortadoğu Projesi hem ülkemiz hem de dünya barışı için en büyük tehdittir. İçinde bulunduğumuz dönemde biz bu gerçeği unutmamak mecburiyetindeyiz" şeklinde konuştu.
Davutoğlu iktidara seslendi!
Daha sonra kürsüye çıkan Gelecek Partisi Genel Başkanı Ahmet Davutoğlu ise, Gelecek ve Saadet Partisi olarak, milleti bütünleştirmenin, milletin vicdanını harekete geçirmenin mücadelesini vereceklerini söyledi.
Davutoğlu, şöyle konuştu: “Erdemli siyaset öncülerine selam olsun. Bu erdemli siyaset mücadelesinde omuz omuza verdiğimiz Sayın Karamollaoğlu, değerli milletvekilleri ve misafirlerimiz hepinizi saygıyla selamlıyorum. Çok çetin süreçlerden geçerek bu güne geldik. Tarih 20 Temmuz 2001. Rahmetli Başbakanımız, Erbakan, Saadet Partisi'ni kurdu. Bugün gelinen noktada Saadet Partisi'ni görmekten gurur duyuyorum. Aynı şekilde çileli bir yolculuktan sonra, ağır baskılar altında 12 Aralık 2019 tarihinde, tam bir samimiyetle yola çıkarak ülkenin üzerine çöken karabasan bulutlarını dağıtan cesur yürekli Gelecek Partisi kurucularına da selam ediyorum. Nice arkadaşlarımız bu yolda bedeller ödedi. Devlete nüfuz etmiş bazı çeteler, arkadaşlarımızı mahkemelere verdiler. Her düzeyde her bir Gelecek Partili mensup, ağır baskılar karşısında cesaretle direndi. İşte buradayız. Birlikte buradayız. Birlikte burada burada olacağız. 15 Temmuz’da hain bir çete devletimize nüfuz etmiş ve Meclisimizi bombalarken ayağa kalkan bir millet bu çeteye dur dedi. Bugünkü iktidar sahiplerine sesleniyorum, 15 Temmuz şehitlerinin kanı üzerinde kumar oynamayın. 15 Temmuz şehitlerinin elleri yakanızda olacak. 1946 da dahil bugüne kadar gelen seçimler dahil devlet imkanlarının en hoyrat kullanıldığı bir seçim yaşadık. Montaj videolar yalan kampanyalarla tam bir psikolojik harp uygulandığı bir seçimdi. Buna rağmen yüzde 48-52 şeklinde bir denge oluştu. Toplumumuz karpuz gibi ortadan ikiye ayrılmış gibi görünüyor. Biz Gelecek ve Saadet Partisi milleti bütünleştirmenin, milletin vicdanını harekete geçirmenin mücadelesini vereceğiz. Seçim sonrasında iktidar tüm devlet imkanlarını kullanarak kazandığı pirus zaferini geçmiş yolsuzluklarına ibra imiş gibi tutumunu değiştirmeden siyaset yöntemini kullanıyor.”
‘Muhalefet savrulma yaşıyor’
Muhalefetin kendi iç muhasebesini yaparken, ciddi bir savrulma yaşadığını ifade eden Davutoğlu, şöyle devam etti: “Halkın yüzde 48’i bize neden karşı çıktı diye düşünmediler. Milletimiz size bir uyarı vermiştir. Muhalefet kendi iç muhasebesini yaparken ciddi savrulma da yaşıyor. Altılı masanın kazanımlarını tehdit eder hale geldi. Seçmen bize bir mesaj vermiştir. Milletin iradesini tartışmayalım, millet bize ne demek istedi onu konuşalım. Biz şu sonuca vardık, milletin verdiği mesaj, “Bu iktidardan memnun değilim ama önümüze güçlü bir alternatif koyamadınız” dedi millet. Milletimizin önüne güçlü bir alternatif koymak için bir araya geldik, artık önünüzde güçlü bir alternatif var. İsveç'in üyeliğinin konuşulduğu bu günlerde, Bosna Hersek'in üyelik eylem süreci dondurulmuşken, masaya konulan en önemli dosyalardan birisi Bosna Hersek'in NATO'ya üyelik süreci olmalıdır. Bakanlık ve Başbakanlık süreçlerimde takip ettiğim bu süre. maalesef bizden sonra takip edilmedi. Bu süreç önemlidir. Çünkü NATO'ya üyeliği ile birlikte Bosna Hersek'in toprak bütünlüğü teminat altına alınacak ve Türkiye Cumhuriyeti, Bosna Hersek'in bu anlamda koruyucusu olacaktır.”
‘Avuç açmayın!’
‘15 Temmuz'un aziz şehitlerinin kanı üzerinde kumar oynamayın’ diyen Davutoğlu, “15 Temmuz 2016'da hain bir çete devletimize nüfuz etmiş ve bir gece milletimizi bombalarken, milletimiz bu çeteye 'Dur' dedi. 15 Temmuz şehitlerinin kanları üzerinde, kendi otoriter yolsuzluk düzenlerini kuran bugünkü iktidar sahiplerine sesleniyorum; 15 Temmuz'un aziz şehitlerinin kanı üzerinde kumar oynamayın. Kendi İçişleri Bakanınızın, 15 Temmuz'un faili ilan ettiği bir ülkeye, bugünkü ekonomik yoksullaşmanın sorumlusu olarak, gidip 3-5 milyar dolar için avuç açmayın” şeklinde konuştu.
Bu vatanın evlatlarının, bu vatanda yaşamaya devam edeceğini söyleyen Davutoğlu, “Sayın Karamollaoğlu ve biz seçim öncesinde çok çaba sarf ettik. Cumhur İttifakı'ndan kopanların rahatça oy verecekleri bir alternatif için çok çalıştık. Olmadı. Ama şimdi önümüze bakacağız. İki bakan değişmedi sadece; biri Kültür ve Turizm Bakanı biri ise Sağlık Bakanı. Niye? Çünkü tam seçim ortamında Ege'de imar yasağı getirilen yetki Çevre ve Şehircilik Bakanlığı'na verildi. Yetmedi. Anadolu'nun her bir köşesindeki yerlere rant olarak baktılar. Bizim meselemiz vatanın her bir köşesini korumaktır. İstanbul'u korumayı boynumuzun borcu biliyoruz. Onun için 'imar yasası' demiştik, karşı çıktılar. Eğer bir ülkenin gençleri, başka ülkelere gidebilmek için riski, yolculukları göze alıyorsa vatan tehlikededir. Gençlere, 'Giderseniz gidin' diyen o hoyrat sese sesleniyorum; Bu vatanın evlatları, bu vatanda yaşamaya devam edecektir. Ama siz iktidardan gideceksiniz. AK Parti Genel Başkanı'ndan başlayarak Cumhur İttifakı'nın bütün üyelerine bakın. Hepsi seçim boyunca bizlere, ağır hakaretlerle saldırdılar, montaj videolar yayınladılar. Cumhur İttifakı'na oy vermiş seçmen kardeşlere de seslenerek, biz bölmeye değil birleştirmeye geliyoruz. Biz kutuplaştırmaya değil, kucaklaştırmaya geliyoruz” diye konuştu.
‘Ne tutum koydunuz İsveç’e?’
İsveç’in, NATO üyeliği konusuna da değinen Davutoğlu, şöyle devam etti: “Bir hafta önce Sayın Erdoğan, İsveç'e şöyle hitap etti; Boşuna uğraşma İsveç, sen benim mukaddes kitabım Kur'an-ı Kerim'in yakılmasına izin verdikçe NATO'ya giremezsin. Aynı günlerde Bahçeli, 'İsveç'le ilişkilerimizi keselim' diyordu. Bunlar böyle işte. Bir hafta içinde tutum değiştirdiler. Ne tutum koydunuz İsveç'e? Sebebi çok açık. Biden ile bir görüşme yapabilmek için taviz verdiler. Bundan sonra Sayın Erdoğan'ın ilk hedefi; Washington'a bir saatliğine de olsa gidebilmektir. Kapılar kapılar ardında bile ağzımızdan çıkmayan bir sözcük TBMM’de kadına yönelik söylenmişse kadına saygıdan söz edilebilir mi? Bu nezaketsizliğe son vermeye geleceğiz. Hekimlere “giderlerse gitsinler” diyen nobran sesi unuttuk mu?
Her şeyin telafisi mümkündür. Bir tek umudu kaybederseniz telafi edemezsiniz. Başkalarının ahlakıyla ahlaklanmamayı ilke ediniyoruz. Bize LGBT’ci diyen Erdoğan’a sesleniyorum: Bu topluluktan LGBT’ci çıkmaz ama sizden de aileyi koruyan çıkmaz. Tokatçı meselesi… Sayın Erdoğan bu tabirleri nereden buluyor bilemiyorum. Onlara hakaret, bize nezaket yakışır. HÜDA Par, YRP meclise zembille mi indi? Onlar da AK Parti’yi mi tokatladı? O zaman sen de tokatlanansın. Rıza Zarrab kimi tokatladı? Bu saatten sonra Hazineyi tokatlayan olursa karşısında 20 cesur yürek olacak. İki ay önce bizi Amerika'nın ajansları olarak nitelendirenler şimdi neredeler? Gerçek Türkiye Yüzyıllarını inşa edeceğiz. Siyasi iktidarın sonu gelirken, biz daha yeni başlıyoruz.”