Sakaryaspor Kulüp Başkanı Gökhan İn, göreve geldiği günden yaklaşık 3 ay sonra Olağanüstü Genel Kurul kararı aldı. 15 Eylül Pazar günü gerçekleşecek kurul öncesinde basın toplantısı düzenleyen İn, görev süresince yönetimin ve kulübün yaşadığı zorlukları anlattı. İn, "Son zamanlarda tüm spor kamuoyunun merak konusu olan, 80 günlük başkanlık sürecime 80 aylık olay sığdırdığım bu zaman diliminde olanı biteni anlatmak için buradayım. Göreve geldiğimiz günden bu yana bize en çok sorulan, en çok merak edilen konulardan biri, benim kulübe neden başkan adayı olduğumdu. Öncelikle bunu anlatmak istiyorum. Benden önceki kulüp başkanımız Cumhur Genç, başkanlığı bırakmak istediğini söylediğinde, Sakaryaspor ile ilgili izlenimlerimi yoğunlaştırdım. Aslında uzunca bir süre de bekledim. 'Birileri bu takıma sahip çıkar' dedim ama olmadı. Süre azaldıkça içimi bir hüzün ve korku kapladı. Baktım kulüp kayyuma kalacak, şehir imajı ulusal anlamda da kötü etkilenecek, Sakaryaspor'a faydası olacağına inandığım çevremdeki isimleri tek tek arayarak adaylık için bir yönetim kurulu listesi çıkardım. Hemen ardından da şehrimizin önemli bürokratlarından AK Parti Genel Başkan Yardımcısı Ali İhsan Yavuz, Büyükşehir Belediye Başkanı Yusuf Alemdar ve AK Parti İl Başkanı Yunus Tever'i arayarak aday olacağım bilgisini onlarla paylaştım. Bununla beraber, kendilerinin listemde görmek istediği isimler ile ilgili önerilere de açık olduğumu belirttim" dedi.

"18 milyon TL olduğu söylenen borcun, aslında 40 milyon lira civarında olduğunu öğrendim"

Kulübün farklı borçları olduğunu belirten Başkan İn, "Kulüp ibra edilirken, hem kürsüde hem de farklı mecralarda 18 milyon TL olduğu söylenen borcun aslında 40 milyon TL civarında bir para olduğunu öğrendim. Başkan seçilmemin hemen akabinde bunun 15 milyonu SGK ve vergi borcu, 8 milyonu transfere engel olan borç, 10 milyon eski futbolcuların borçları, 4.5 milyon kulübün borçlu olduğu özel firmalar ve 5.5 milyon TL de önceki dönem forma şirketine olan borç. Kulübü devraldığımızda bünyemizde 5 futbolcu, kulübün kasasında da 12 bin TL parası vardı. Tüm bu olumsuzlukların arasında bir şeyler yapmaya çalıştık. Bir şeyler dediysem, önemsiz şeylerden bahsetmiyorum. Futbolcuların üzerlerine giyecek forma yoktu. Neden? Çünkü kulübümüzün Samsunlu bir firmaya 5 milyon TL'lik bir borcu varmış. Hemen aksiyon alarak yine hesapta olmayan bir şey için 5 milyon TL'lik de bir senet imzalamamız istendi. Ben Gökhan İn olarak, yönetimimi araya koymadan 5 milyon TL'lik borcu, senede imza atıp kendi üzerime aldım, daha sonra bu firma, ödemeleri yapmamıza rağmen yine bize ürün vermemeyi tercih etti. Bizden bir anlaşma talep etti. Bunun üzerinden yönetimimden bir iş insanı, bu süreci üstlendi ve firmaya 10 milyon TL ödeme yaparak, şu anda sporcularımızın kullandığı 1 milyon 600 bin TL değerindeki, futbol ürünlerini hibe aldı ve kulübümüze kazandırdı. 10 milyon TL karşılığında ek olarak, Dükkan54'ü de doldurduk ve burada yapılacak olan cironun yüzde 15'ini sabit gelir olarak kulübümüze kazandırdık" diye konuştu.

"350 milyon TL'ye kurduğumuzu iddia ettikleri takımı biz 160 milyona kurduk"

Takımı çok cüzi bir miktar paraya kurduklarını ifade eden Gökhan İn, "Biz 1. Lig'de mücadele ediyoruz. Rakiplerimiz kimler? 650 milyona, 500 milyona, 450 milyona, takımlar kurulurken, herkesin imrenerek baktığı ve 350 milyon TL'ye kurduğumuzu iddia ettikleri takımı biz 160 milyona kurduk. Futbol camiasının önemli isimleri, 'Helal olsun bu takımı nasıl kurdun?' diye övgü yağdırırken, bazı basın organları da ortalığı yangın yerine çevirmeye çalıştı ve sonuç olarak Sakaryaspor bugün bu halde. Neyi amaçladınız ve böyle yaparak ne elde ettiniz, inanın anlamadım, sanırım hiçbir zaman da anlamayacağım. Pek çok yerle sponsorluk görüşmesi gerçekleştirdik ama bizim yanımızda durmadılar. Son bir haftadır yapılan bu konuşmalar bizim başkanlığımızda yapılsaydı, şu an Sakaryaspor bu durumda olmayacaktı. Üzerimizde ciddi bir psikolojik baskı da vardı yani. Buna rağmen tüm olumsuzluklara kulak tıkayan yönetim kurulu üyelerim ve ben, 60 günlük görev süremiz boyunca 45 milyon TL ödedik. 13 milyon transfer yasakları için, 10 milyon Samsun'daki forma firması için, bir de oraya verilen 5.5 milyon civarı birkaç senet var. 7 milyon 200 bin SGK ve vergi borcu için, 5 milyon futbolcu peşinatları için, 2 milyon TL kamp giderleri için, 1. 5 milyon elektrik kesintisi için, 1 buçuk milyon tesisin diğer giderleri işte deplasman giderleri vesaire vesaire Tüm bunların yanında kulübe gelen para ise sadece 20 milyon 200 bin lira. Bizi ibra etmeyeceğini söyleyenler var. Biz 20 milyonun hesabını mı veremeyeceğiz? Bize para çaldı diyenler, kulübe ne girmiş ki haşa huzurdan neyi çalacağız? İddia eden, ispatla mükelleftir. İddiasını ispat edemeyen de namerdin önde gidenidir" şeklinde konuştu.

"Biz halen bu kulübün başındayız"

Guardiola, 2 yıl daha Manchester City'de Guardiola, 2 yıl daha Manchester City'de

Kulübün başında olduklarını açıklayan İn, "Biz halen bu kulübün başındayız ve kulübe başkan olmak isteyen bir kimsenin ilettiği bir liste henüz yok. Yani pazar günü kongrede bir aday çıkmaması durumunda kongrede ibra ya da seçim süreçleri yaşanmayacak. Ben ve yönetimimin başkanlığı devam edecek. Ben hala buradayım. Allah'ın izniyle bu kulüp kayyuma da kalmayacak. Olağanüstü kongre kararı alıyorum, beni kimse aramıyor. Ben takımı kurdum, şu an takımı dağıttılar. Bir hiç, bir inat uğruna Geçen haftalarda Çorum maçında futbolcular kazan kaldırdı, futbolcuların parası taahhüt edildi. Şu an topçular gitmek istiyor. Bana bu olağanüstü kararı aldırmasalar, ben bir şekilde sözümü tutar, o paraları öderdim" ifadelerini kullandı.

"Kongrede görüşürüz"

Başkan Gökhan İn, Sakaryaspor'un sahipsiz bırakıldığını vurgulayarak, "Ben kongrede 68 oyla seçildim diye benimle dalga geçenler, o gün kongreye dahi gelmeyen, şehrin ileri gelenlerine tek laf edebildiler mi? Ben, şahsımı yalnız, Sakaryaspor'un sahipsiz bırakıldığını kongrede anladım. Şimdi şehirden olmayan, şehir ruhunu taşımayan biri ya da birileri, bu kulübün başına gelsin diye deli gibi propaganda ve delege çalışmaları yapıyor. Bu durumu da kamuoyunun takdirine ve yüce Allah'ın adaletine havale ediyorum. Kongrede görüşürüz" dedi.

"Biz yönetimimizle beraber, 'Taşınalım buradan evlerimizi taşlayacaklarmış' çığlıklarla uyanıyoruz"

Bazı kişilerin 10 yaşındaki oğlunu sosyal medyadan tehditler savurduğunu söyleyen Gökhan İn, "Annesinin ve babasının izniyle açtığı sosyal medya hesabından benim 10 yaşındaki oğluma 40 yaşındaki adam, 'Babanı öldüreceğiz, evinizi taşlayacağız, bu şehirden gidin' diye tehditler savurmuş. Benim 10 yaşındaki oğlum okulda baygınlık geçirdi ve hastanede tedavi altında. Allah'tan korkun bu çocuk ve 10 yaşında bana neden yazmıyorlar aynı şeyleri. Biz yönetimimizle beraber, 'Taşınalım buradan evlerimizi taşlayacaklarmış' çığlıklarla uyanıyoruz. Biz ne yaptık, kimin parasını çaldık" diyerek sözlerini tamamladı.