Sportif başarıdan ziyade, farklı bir maksatla hareket ettiği izlemi veren TFF somut bir ayrımcılıkla Fenerbahçe aleyhine kararları ödüllendirir hale getirildiği görüntüsü vermektedir.
Hakem skandalları bunun en büyük kanıtıdır. Geçmişte fetö terör örgütünün özellikle Fenerbahçe Kulübüne karşı bilinçli bir şekilde yaptığı şeytanlıklar, kumpaslar tüm kamuoyunun malumudur.
Evet Fenerbahçe haklılığını yıllar süren hukuk mücadelesi ile ispat etsede Fenerbahçe’nin birçok alanda başarısı, maddi manevi kazançları elinden gasp edilmiş ve rakiplerinden çok ileri seviyede olan bir kulüp dışarıdan bu bizans fetö terör operasyonu ile maddi manevi perişan edilmiştir.
Bütün kazanılımları geriye gitmiştir. Geç gelen adalet Fenerbahçe’ye yitirtilenlerini geriye getirmemiştir.
Gelin görün ki benzeri bir durum günümüzde Fenerbahçe’nin rekorlar kırdığı ve mutlak şampiyonluk hedefine yürüdüğü bir sezonda, Fenerbahçe lehine verilen doğru kararların cezalandırıldığı; Fenerbahçe aleyhine verilen yanlış kararların ödüllendirildiği bir hakem organizasyonuyla karşı karşıya bırakılmıştır.
İstifa eden yardımcı hakem Kemal Yılmaz bunun net bir kanıtıdır. İstifa ederek 27 yıllık kariyerini bitiren Süper Lig yardımcı hakemi Kemal Yılmaz, TFF’nin uygulamalarının en çarpıcı ve somut kanıtıdır.
Sportif faaliyetlerde toplumsal barışı saboteye yönelik bu tür organize hareketleri esefle kınıyor, sorumlularının hakkında gereğinin acilen yapılmasını ve hakkaniyetli namuslu, toplumun huzuru için ben/biz istedik böyle olacak zihniyetini bir tarafa bırakarak hak ve adaletli herkese aynı yakınlık ve uzaklıkla hizmet verecek, hak edenin hakkının ve emeğinin elinden gasp edilmemesi konusunda hassasiyetleri olan herşeyin gizli kapılar ardında ve pazarlıklarla değil aleni ve Spor Kamuoyunun önünde tarafsız, açık, net bir şekilde yürütülmesi bu görevlerini yürütenlerin zaten asli tutumu olmalıdır. Bu çizgi de ve mantalitede olanlar spora yön vermelidir!