Partisinden kesin ihraç talebiyle disiplin kuruluna sevk edilmesinin ardından dün Bolu'dan Ankara'ya 10 gün sürecek "Adalet ve Değişim Yürüyüşü"nü başlatan Özcan, Habertürk TV canlı yayınına bağlanarak Mehmet Akif Ersoy'un sorularını yanıtladı.

MGK Genel Sekreterliği 12 uzman yardımcısı alacak MGK Genel Sekreterliği 12 uzman yardımcısı alacak

Özcan, yürüyüşünü, seçimi kaybeden Kılıçdaroğlu ve ekibine karşı yaptığını, "yanlış politikaların sorumluları" oldukları için değişmelerini istediğini söyledi.

Kılıçdaroğlu'nun hiçbir şey olmamış, büyük başarılar elde edilmiş gibi bir hava içinde olduğunu öne süren Özcan, "Her şey yanlıştı. Altılı Masa'nın kurulması yanlıştı. 4 partiye o kadar milletvekilinin verilmesi yanlıştı. Söylemler yanlıştı. Toplumun gerçeklerine dokunan söylemler, toplumun gerçek sorunlarıyla ilgili tespitler ortaya konulamadı. 'HDP'nin peşine takılıyor' imajının oluşmasına çok büyük katkı verdiler." diye konuştu.

Özcan, Kılıçdaroğlu'nun hala daha değişimden bahsetmediğine değinerek, şöyle devam etti:

"CHP 'Tek adam partisi değil.' diyor, bal gibi tek adam partisi. Parti Meclisi'ni kendisi oluşturuyor. MYK'yi kendisi oluşturuyor, yetmiyor yüksek yargı pozisyonunda olan Yüksek Disiplin Kurulu'nu kendisi oluşturuyor. Belediye başkanlarını kendi atıyor. Canının istediğiyle masa kuruyor. Canının istediğini, istediği şehirden milletvekili yapıyor. Örgütü dinlemiyor. Milletvekillerini dinlemiyor, belediye başkanlarının fikrini hiç umursamıyor. Ondan sonra 'CHP tek adam partisi değil, olursa da değişim, ona da ben karar veririm.' diyor. Ne hakla? Kemal Bey'in partisi mi burası? Burası Mustafa Kemal Atatürk'ün partisi."

Kılıçdaroğlu'nun böyle devam etmesi halinde CHP'den ayrılarak yeni parti kurması gerektiğini savunan Özcan, "Oraya canı istediği zaman kendisinin önereceği birini lider yapsın. Ne oluyor, Atatürk'ün partisinde kim kime altın tepsiyle genel başkanlık sunacak veya veliaht tayin edecek? Biz padişahlık döneminde mi yaşıyoruz? Kendisine altın tepside sunulduğu için... Kemal Bey'in gelişi hepimizi mutlu etmişti, umutlandırmıştı ama izlediği yanlış politikalar sebebiyle bu noktaya geldik." ifadelerini kullandı.

Özcan, Kılıçdaroğlu'nun genel seçimlerde büyük farkla kazanacağını söylediğini anımsatarak, yerel seçimler sürecine ilişkin şunları kaydetti:

"Sayın Genel Başkan'ın başkanlığında, bu yapıyla gidersek biz büyük hüsrana uğrarız. Açık söylüyorum, İstanbul'u kaybederiz, Ankara'yı, Adana'yı, Mersin'i kaybederiz, Antalya'yı kaybederiz demiyorum, kaybedebiliriz. Birçok belediye başkanıyla konuşuyorum, söylüyorum, 'Haklısın' diyorlar. Sadece Mansur Bey'le konuşmadım."

"Gönlümden geçen başkan adayı İmamoğlu"

Gönlünden geçen genel başkan adayının İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Ekrem İmamoğlu olduğunu dile getiren Özcan, şu değerlendirmede bulundu:

"Ben sokakta insanlarla konuşan bir siyasetçiyim. Şu anda sokakta İmamoğlu'nun ismi öne çıktığı için ben de aday olması halinde kendisini desteklemeye hazır olduğumu ifade ettim ama Sayın İmamoğlu aday olmazsa, Sayın Kılıçdaroğlu istifa ederek veya olağan ya da olağanüstü kongreyle koltuğundan indirilebilirse, bu partide genel başkanlık yapabilecek çok sayıda insan var. Adı bilinen veya bilinmeyen."

Özcan, "Sayın İmamoğlu 'Ben adayım kardeşim, genel başkan değişmeli, demokratik bir tüzük ortaya konmalı, programımız güncellenmeli, kadrolarımız tamamen yenilenmeli.' diyecekse, ben Sayın Ekrem İmamoğlu'nun arkasında, yanında, peşinde dimdik durmaya hazırım." görüşünü dile getirdi.

İmamoğlu'nun kurduğu değişim platformundaki konulara katıldığını anlatan Özcan, "En çok katıldığım nokta, hiçbir şey olmamış gibi davranamayız. Sorumluyu da aramaya gerek yok. Sorumlu belli aslında. Ben Ekrem Bey'in biraz daha net olmasını bekliyorum." dedi.