GÜNDEM

Futbolda dolandırıcılık soruşturması! Seçil Erzan'a 216 yıl hapis

Yüksek getirili özel fon vaadiyle aralarında Arda Turan ve Emre Belözoğlu gibi isimlerin de bulunduğu pek çok kişinin dolandırıldığı iddiasına ilişkin soruşturmada hazırlanan iddianamede, şüpheli banka şube müdürü Seçil Erzan için 66 yıldan 216 yıla kadar hapis cezası talep edildi.

Yüksek kâr getirili özel ve güvenilir fon vaadiyle aralarında Arda Turan, Fernando Muslera ve Emre Belözoğlu gibi isimlerin de bulunduğu pek çok kişinin yaklaşık 25 milyon dolar dolandırılması iddiasına ilişkin yürütülen soruşturma tamamlandı. Hazırlanan iddianamede, şüpheli banka şube müdürü Seçil Erzan'ın ‘nitelikli dolandırıcılık’ ve ‘özel belgede sahtecilik’ suçlarından toplamda 66 yıldan 216 yıla kadar hapis cezasına çarptırılması talep edildi.

Yüksek kâr getirisi bulunan güvenilir bir fon olduğunu ve Fatih Terim gibi isimlerin de bu fona dahil olduğunu söyleyerek aralarında tanınmış sporcular Arda Turan, Fernando Muslera, Emre Belözoğlu ve Selçuk İnan’ın da bulunduğu 18 kişiyi yaklaşık 25 milyon dolar ile 7 milyon 384 bin lira dolandırdığı iddia edilen Şube Müdürü Seçil Erzan hakkında yürütülen soruşturma tamamlandı. İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı’nca hazırlanan iddianamede, aralarında Buse Terim Bahçekapılı, Emre Belözoğlu, Emre Çolak, Fernando Muslera, Arda Turan, Selçuk İnan, Volkan Bahçekapılı'nın da bulunduğu 18 kişi 'müşteki' sıfatıyla yer alırken; Seçil Erzan, Ali Yörük, Asiye Öztürk, Atilla Yörük, Hüseyin Eligül, Kerem Can ve Nazlı Can’un bulunduğu 7 kişi ise 'şüpheli' sıfatıyla her aldı.

Güven ilişkisine dayanarak parayı teslim etti, daha sonra Erzan’a ulaşamadı

Hazırlanan iddianamede, Denizbank'ın Levent Büyükdere Caddesi Şubesi müdürü olarak çalışan şüpheli Seçil Erzan'ın, müştekilerden Bülent Çeviker'den kişisel güven ilişkisine dayanarak 2 milyon dolar parayı değerlendirmesi amacıyla elden aldığı, 3 Nisan'da 3 milyon olarak iade edeceğini bildirdiği, bunun karşılığında da müşteriye yazılı bir evrak verildiği ancak şube müdürüne ulaşmaya çalışsa da ulaşamadığı anlatıldı. Şüpheli Erzan'a ulaşamayınca durumun bankaya bildirildiğinin aktarıldığı iddianamede, banka tarafından araştırma yapılmaya ve Seçil Erzan'a ulaşılmaya çalışıldığı ancak ulaşılamadığı, bu nedenlerden dolayı Erzan hakkında suç duyurusunda bulunulduğu ve soruşturmaya başlandığı kaydedildi.

Fatih Terim’in ismini vererek fona dahil olduğunu söylediği belirtildi

Mağdurların kamuoyunda tanınmış sporcular, iş adamları, hekim gibi çeşitli meslek gruplarına sahip kişiler olduğunun belirtildiği iddianamede, mağdurların hepsinin alınan beyanlarında şüpheli Seçil Erzan'ın kendilerine yüksek kar getirisi bulunan güvenilir bir fon olduğunu söylediği, ayrıca kamuoyunda tanınmış Fatih Terim, Hakan Ateş gibi isimlerin de bu fona dahil olduğunu söyleyerek bu fona para yatırmaya ikna ettiği şeklinde benzer ifadelerin bulunduğu aktarıldı. Gerçekte ise böyle bir fonun hiç olmadığı, müştekilerin Şube Müdürü olan şüpheli Erzan'a teslim ettikleri paraları başından itibaren yatırım amacıyla ve banka müdürü sıfatıyla sağladığı güven sebebiyle verdikleri kaydedildi.

Müştekileri yatırım yapmaya ikna ederek menfaat sağladığı ve sahte belgeler oluşturduğu aktarıldı

Şüpheli Erzan’ın yıllardır kazandığı bankacılık tecrübesinin sağladığı kolaylığı da kullanarak müştekilerle teker teker görüşerek aslında hiç olmayan bir fona, bu fon varmış gibi inandırdığının belirtildiği iddianamede, müştekileri yatırım yapmaya ikna ederek menfaat sağladığı, daha da inandırıcı olmak için zaman zaman müştekilerin yanında birileriyle telefonda konuşarak bankacılık literatüründe yer alan ISIN kodu gibi tabirler kullanarak karşı tarafa verdiği güveni daha da pekiştirdiği, bununla birlikte müştekilerin verdikleri paralara ilişkin sahte belgeler oluşturup bu belgelere banka kaşesi vurup, ıslak imzasını atarak müştekilere teslim ettiği aktarıldı.

Hazırlanan iddianamede, şüpheli Erzan’ın, müşteki Çeviker’i bu fona para yatırması için ikna ederek kandırdığı, müştekinin hesabındaki 2 milyon 198 bin Amerikan doları parayı eşi olan müşteki İnci Çeviker'in aynı gün şüpheli Erzan'a teslim etmesi için şüpheli Ali Yörük'e teslim ettiği, daha sonra sahte olarak üç adet banka kaşesi ve kendi ıslak imzası bulunan sahte belgeleri oluşturup müştekilere verdiği, bankada müdür yardımcısı olarak çalışan Asiye Öztürk'ünde ıslak imzasını attığı belirtildi. İddianamede şüpheli Erzan’ın, diğer şüpheliler Ali Yörük ve Atilla Yörük'e zaman zaman müştekilerden elde ettiği paraları taşımada yardım ettiği de kaydedildi.

"Kesinlikle Fatih Terim ile ilgili herhangi bir usulsüzlük yapmadım’’

Şüpheli Erzan’ın ifadesine de yer verilen iddianamede, şüphelinin "Ben Fatih Terim'den bu zamana kadar fon adı altında para almadım ancak 2012 yılından itibaren tüm bankacılık işlemleriyle ilgilenirdim. Tam olarak Fatih Terim'in finansal danışmanı bendim. Kesinlikle Fatih Terim ile ilgili herhangi bir usulsüzlük yapmadım. Fatih Terim beni kızı gibi sever, sayardı’’ dediği aktarıldı.

Kim ne kadar para yatırdı

İddianamede, müştekilerden Buse Terim Bahçekapılı’nın 190 bin Amerikan Doları verdiği, Emre Belözoğlu'nun bu fona para yatırması için bir kısmını Volkan Bahçekapılı ile göndermek suretiyle toplamda 4 milyon 292 bin doları şüpheli Erzan’a teslim ettiği, Fernando Muslera’nın 1 milyon 200 bin dolar teslim ettiği ancak şüpheli Erzan’ın bu paranın 700 binlik kısmını geri vererek 500 bin dolar dolandırdığı kaydedildi. Öte yandan şüpheli Erzan’ın Arda Turan’dan 13 milyon 900 bin dolar nakit elden para alıp sadece 6 milyon 400 bin doları fon getirisi olarak geri vermek suretiyle 7 milyon 500 bin dolandırdığı belirtildi. Şüphelinin Selçuk İnan’dan ise 3 milyon 685 bin dolar alıp bunun 2 milyon 150 binini fon getirisi olarak geri iade ederek toplamda 1 milyon 535 bin dolandırdığı kaydedildi.

‘Bankacılık zimmeti’ suçundan takipsizlik verildiği belirtildi

Öte yandan şüpheli Seçil Erzan hakkında önce ‘bankacılık zimmeti’ ve ‘nitelikli dolandırıcılık’ suçlarından soruşturma başlatıldığının belirtildiği iddianamede, ‘bankacılık zimmeti’ suçunun oluşabilmesi için Bankacılık Düzenleme ve Denetleme Kurumu’ndan (BDDK) rapor istenildiği ancak ihbar şartı yerine getirilmediğinden takipsizlik kararı verilerek soruşturmaya ‘nitelikli dolandırıcılık’ suçundan devam edildiği de aktarıldı.

216 yıla kadar hapis talebi

Hazırlanan iddianamede şüpheli Seçil Erzan’ın ‘nitelikli dolandırıcılık’ ve ‘özel belgede sahtecilik’ suçlarından toplamda 66 yıldan 216 yıla kadar hapis cezasına çarptırılması talep edildi. Diğer 6 şüphelinin ise 3 yıl ile 65 yıl arasında değişen oranlarda hapis cezasıyla cezalandırılmaları talep edildi.