AK Parti'nin Mersin milletvekili adayı Nebati, partisinin Bozyazı İlçe Başkanlığı önünde seçim otobüsünden vatandaşlara hitap etti.
Bakan Nebati, 2002'nin sonundan itibaren durmadan hizmet ürettiklerini dile getirdi.
Gerçek milliyetçiliğin sadece konuşmak olmadığını belirten Nebati, "Gerçek milliyetçilik, kuru hamaset, sloganvari konuşmalarla toplumun fay hatlarıyla oynayarak kendi kişisel menfaatleri için uğraşmak hiç değil. Biz gerçek milliyetçiliği ehil kadrolar eşliğinde somut projelerle memleketin her karışına terini akıtmak, her köşesini hizmetle taçlandırmak olarak görüyoruz. Milliyetçilik sadece bir ideoloji değil, bir davadır, duruştur. Kadrosu olmayanlardan, o partiden bu partiye savrulanlar gerçek bir proje ortaya koymayanlar, bu davanın, bu kutlu davanın hakkını veremezler." diye konuştu.
Nebati, Mersin'e yapılan ve yapılacak yatırımlar hakkında da bilgi verdi.
Memurlara verilecek zamlara değinen Nebati, "Evet, bugün Sayın Cumhurbaşkanı'mız ilan etti, en düşük memur maaşı 22 bin lira ve bu artış otomatik olarak memur emeklilerine de yansıyacak, inşallah bu hayırlı bir sonuç oldu." dedi.
"İş kumpasa gelince var ya, bunların üstüne yok"
Kendilerinin hizmet ürettiğini, karşısındakilerin ise ancak konuştuğunu söyleyen Nebati, "Şimdi bunlar da çıkıyorlar ancak konuşurlar. 'Soğan, borsa, emekli maaşı' derler elinde patlar. Her şey ellerinde patlar ama iş kumpasa gelince var ya, bunların üstüne yok." ifadelerini kullandı.
Eleştirilerini sürdüren Nebati, şöyle konuştu:
"Bunlar hep yaparlar ya, 'Baskı yapıyorsunuz' derler, baskıyı onlar yaparlar. 'Ötekileştiriyorsunuz' derler onlar ötekileştirirler. Başörtüsüne 'Biz helalleşiyoruz' derler, başörtüsü düşmanlığı yaparlar. İmam hatipleri, okulları kapatırlar. Sanatçı çıkıp dediği zaman 'Ben Cumhur İttifakı'yla Recep Tayyip Erdoğan'layım' adamı doğduğuna pişman ederler. Kendi adayları, parti kurup, 'Ben partimle seçime gideceğim' dediği zaman adamı perişan ederler. Bizim aramızdan, bizim aramızda aktör olup, kendilerini bir şeyler zannedenler, gidip o ittifakta yer alıp birkaç milletvekilliği için onlara tabi oldular mı? Oldular. Milli görüşün, Erbakan'ın 'Taksim'e cami yapacağız, Ayasofya'yı açacağız, başörtüsüne serbestlik getireceğiz' diyerek yolda yürüyüp bütün bu hayalleri gerçekleştiren Recep Tayyip Erdoğan'ı bırakıp gidip başörtüsüne düşmanlık yapanları, 'Ayasofya'yı tekrar müze yapacağım' diyenlerle beraber olmalarına rağmen biz onlara baskı yaptık mı? Hayır. Biz onlara kumpas kurduk mu? Hayır. Biz sahte belgeleri oluşturduk mu? Hayır. Biz sahte görüntüler oluşturduk mu? Hayır. Biz yalan söyledik mi? Hayır. İftira attık mı? Hayır."
"Onlar kasetle gelirler, kasetle de adamın adaylığını engellerler"
Nureddin Nebati, İnce'nin adaylıktan çekilmesine ilişkin, "Zavallı Muharrem İnce 'Ben adayım' dediği andan itibaren öylesine bir baskı altına alındı ki sahte belgeler ürettiler, sahte belgeler üretmekle kalmadılar, sahte görüntüler oluşturdular, sahte görüntülerle adamın namusuna, şerefine, ailesine hakaretlerde bulundular. Sahte görüntülerle adama kumpas kurdular. O kurdukları kumpası neticesi ne oldu biliyor musunuz? Çekildi, çekilmek zorunda kaldı. Bunlar böyle ahlaksızlar, böyle kumpasçılar. Çünkü onlar kasetle gelirler, kasetle de adamın adaylığını engellerler." değerlendirmesini yaptı.
"Asla unutmayın, kaset işiyle uğraşanın, kaset işiyle tehdit edenin, kaset işiyle birilerini engelleyenlerin, kumpas kuranların mutlaka ama mutlaka başkalarının elinde bu ahlaksızların kaseti vardır." diyen Nebati, kasetle gelenin kasetle gideceğini bildiği için kendisine ne reçete veriliyorsa uygulayacağını anlattı.