ÖZEL HABER

Zincir marketler büyüyor yerel esnaf tarih oluyor!

Son zamanlarda zincir marketler sürekli büyüyor. Yerel esnaf ise kepenkleri indiriyor.

Özel Haber

Begüm Sıla EREN

Yıllar önce bin bir emekle dükkan açan küçük işletmeler, zaman içinde hem kar sağladı hem de istihdam oluşturdu. Şimdilerde ise, zincir marketlerin artmasıyla esnafın durumu kötüleşti, birçoğu kapanma noktasına geldi.

Zamana meydan okuyan, mahalleliyi tanıyan, çocukluğumuzun ruhu, bakkallar şimdi kepenk indirme noktasına geldi. Mahalle bakkalı Osman Güreşçi, küçük işletmenin durumunu Yeni Journal’a anlattı.

‘’Devlet zincir marketlere dur demeli’’

Bakkal Osman Güreşçi,Ben üç yıldır buradayım, mahalle bakkalıyım, farklı sektörlerde de geçmişim var. Bu işin çok kazandırıp, kar ettiğini düşünmek gereksiz olur. Sadece karnını doyurabiliyorsun gün sonunda diyebilirim. Başka yerlerde belki bu kadarı bile olmuyordur. Bu sektör eskisi gibi kazandırmıyor, gider gelir dengesi var eğer gelir gideri kapatıyorsa, yine de bir şans diye tutunmaya çalışıyorsun. İnsanlar en çok sigara, ekmek alıyor, eve yakın eğer uzağa gitmeye hali yoksa kişi hızlıca gelip, buradan alır. Bizim kazancımız ise buradan döner bir de kek bisküvi alan çocuklardan elbette. Zincir marketlere devletin bir sınır getirmesi gerekiyor, özellikle pandemiden sonra bu durum iyice arttı. Zincir marketlere ‘’dur’’ denilmediği için, biz iyice yok olduk. Zincir marketlerin desteklenmemesi gerekirdi” dedi.

 

‘’Eşit olmak imkansız, bizim gibi esnaf onları yakalayamaz’’

 

‘Zincir marketlerin, artık her şeye el koymuş duruma geldiğine işaret eden Osman Güreşçi, şöyle dedi: “Elbette ben zincir marketlerin bu yaptığını etik bulmuyorum. İnsanlar ucuz diye ya da gitmişken bunu da alayım diye gidiyorlar ama gerçekten mantıklı değil. Bizler kepenk kapatıyoruz, batıyoruz. Sadece ben değil artık zincir marketler her şeye el koymuş durumda, ilk başta terlik, pijama ile başladılar, şimdiyse süpürge, televizyon satıyorlar. Yani zücaciyeye gerek yok, elektrikçiye gerek yok, bakkala gerek yok. Tüm her şeyi onlar satıyor. Zincir marketlerde ıskonto olayı çok var bu durumda, fazla ürün aldıklarında daha fazla ürün yüzde anlamında ucuza geliyor. Biz kazandığımız kadar alıyoruz,  onlarsa kazandığının fazlasını alıyor, bu durumda eşit olmak imkansız, bizim gibi esnaf onları yakalayamaz. Küçük esnaf bu durumda sadece karın doyurur. Eğer bir sınır getirirlerse elbette marketlerin olmasına karşı değilim ama aynı yolun üzerinde bakkalın birkaç adım ötesine, üç zincir market açmak doğru değil, etik değil.”

‘’İnşallah Türkiye’de bakkal kalmaz’’

Mahalle bakkalının vatandaşa borç verebildiğini, ancak zincir marketlerin böyle bir şey yapmasının imkansız olduğuna dikkat çeken Güreşçi, “İnşallah Türkiye’de bakkal kalmaz, çünkü mahalle bakkalı hoşgörü sistemine dayalıdır. Bakın kargonuz olur bize bırakırlar, siz hiç marketin kargo aldığını gördünüz mü? Sizin için saklarız, teslim ederiz. Mahalle bakkalı size borç verebilir alacağınız ürünü, markete paran varsa girersin, bakkal her şeye yardımcı olur, kahve bile yapar sizin için dün gençlerin canı kahve istemişti, tam kapamak üzereydim. Onlara su bile ısıttım, bu samimiyeti marketlerde bulamazsınız. Bir gün tamamen bu meslek biter, bakkallar kapanır ya da kapanma derecesine yakın şekilde biter, o zaman insanlar anlar ne demek istediğimi. Tabi bizim yaşımız gidiyor, ama kapandığında bu meslek yok olduğunda, insanlar anlatır ‘’eskiden bakkallar vardı böyleydi, şöyleydi’’ diye ama iş işten geçmiş olur” şeklinde konuştu.

‘’Esnaf kar etmiyor, marketler sürekli cep dolduruyor’’

Bu işte artık kar etmediklerini vurgulayan bakkal Güreşçi, sözlerini şöyle tamamladı: “Kendimiz kazanamadığımız için birilerine yardımcı olamıyor, istihdam edemiyoruz kimseyi. Sonuç olarak, esnaf kar etmiyor, marketler sürekli cep dolduruyor, hep daha fazlasını kazanmak istiyor. Sizin için şöyle bir baktığımızda, iki büyük ürün getiriyor markete bir tık daha ucuza koyuyor, düşünün o iki ürünü her mağazasına koyduğunu, nasıl kar yaptığını anlarsınız. İnanın ben daha uyguna satıyorum birçok ürünü ama kendi markalarıyla, ıskontolar ile onların batması imkansız bu yüzden bir iki ürünü daha uygun sattıklarını düşünen insanlar rağbet ediyor. Ben de bana gelen ürünleri en uyguna veriyorum, fakat sürüm olmadığı için indirim ve kazanma durumu olmuyor. İleride mesleğin süreceğini düşünmüyorum, ne zaman zincir marketler tekli yumurta satmaya başlar işte o gün bizimde kapatma vaktimiz gelir. Ama başta da dediğim gibi konunun temeli daha fazla kar etmek değil hoşgörü, işte bu kültür git gide yok olmuş oluyor.”