Açıklamalarından öne çıkan başlıklar şöyle:
“Bugün burada sizlerle birlikte milletimizin bizlere emanet ettiği 81 ildeki tüm şehit yakınlarını sevgi ve saygıyla anıyorum. Her biri kahramanlık abidesi olan değerli gazilerimize, şahsım, ülkem ve milletim adına minnetlerimi sunuyorum. Rahmetle dopdolu; ortası affedicilik, sonu da ebedi kurtuluş olan bu mübarek Ramazan ayını içtenlikle kutluyorum. Bu vesileyle, milletimizin ve tüm İslam âleminin mübarek Ramazan ayını tebrik ediyorum.
Her Ramazan’da olduğu gibi bu yıl da ilk iftarımızı şehit yakınları ile yapmanın mutluluğunu yaşıyoruz. Soframızı şereflendirdiğiniz için her birinize ayrı ayrı teşekkür ediyorum. Sizlerin huzur ve afiyet içinde olmanızı diliyorum. Unutmayalım ki, askeri, polisi, bekçisi ve güvenlik korucusuyla ülkemizin güvenliği için gece gündüz çalışan tüm kardeşlerimize büyük bir minnet borçluyuz.
Rabbim, hepsini korusun. Tarih boyunca, ülkesini temsil eden her bireyin güvenliği için canını ortaya koyduğunun pek çok örneğini verdik. Çanakkale Savaşı’ndan Milli Mücadele’ye ve son olarak da 15 Temmuz’da bunu yaşadık. Kıyam ve cihad, milletimizin ruhunda derin bir yer edinmiş değerlerdir. Barış ve huzur içinde yaşamayı önemsediğimiz kadar, mukaddes değerlerimiz olan inancımıza ve vatanımıza yönelik herhangi bir saldırıya da asla taviz vermeyeceğiz. Çözüm yollarında diyalog ve uzlaşmaya öncelik veriyoruz ve vermeye devam edeceğiz. Ancak, uzattığımız elin havada bırakılması veya zarar görmesi durumunda, sert tepki vermeye de her zaman hazırız.
Geçmişte darbecilere, FETÖ’ye ve diğer terör örgütlerine karşı sergilediğimiz tepki yetersiz kalmış olabilir; fakat artık öyle bir Türkiye yok. Bugün, her alanda güçlü, etkili ve dünya mazlumlarının umudu olan bir Türkiye var. Kişi başına milli gelirinin 15 bin doların üzerine çıktığı ve oyun kuran değil, oyun bozan bir ülke haline geldik. Kendi silahını üretebilen, bağımsız bir Türkiye’ye ulaşma yolunda önemli mesafeler katettik. Terörle mücadele konusunda son 10 yılda kaydedilen başarıların arkasında bu güç bulunmaktadır. Güvenlik birimlerimiz, uluslararası arenada terörle mücadelede elde edilen başarıların verdiği cesaretle, sorunları çözmek için tarihi adımlar atma özgüvenine sahip oldu. Olayları dışarıdan gözlemlemek yerine, binlerce yıllık devlet aklının rehberliğinde, ülkemiz lehine yönlendirmeye başladık. Attığımız her adım, Türkiye’nin ve Türk Milletinin geleceği içindir.
