SURİYE;

Suriye sınırında İsrail tankların bulunması ve Suriye’deki belirli yerleşim alanlarının havadan bombalanması olayının düşündürücü yanları vardır

Orta Doğu’daki ülkeler Irak, Libya, Lübnan ve birçok Orta Doğu ülkelerinin hava sahası çelik kubbe ile kaplı değildir.

Hava sahası korunaksızdır. Suriye çok güçlü bir hava sahası koruma sistemine sahiptir. Orta Doğu’da Arap Baharı sürecinde bu ülkeler güçsüz hava sahası nedeniyle ülkelerin durumu ortada ve tek ayakta kalan ülke Suriye’dir. Bu da hava sahasının çelik kubbe ile kaplı olmasından kaynaklanmaktadır.

İsrail’in Suriye’nin bu hava sahasının aşarak Suriye’deki belirli yerleri, belirli alanları sadece Suriye’de bulunan İranlıların yerlerini bombalanıyor. Yani İsrail tarafından İranlı’lar vurulmaktadır.

Ayrıca Suriye’deki hava sahasında bulunan S300 ve S400 füzelerin hiçbirinin havalanmaması ve İsrailli vurmaması karşısında karşılıklı bir anlaşmanın olduğu ortada gözükmektedir.

Suriye’nin İsrail’e karşıda bir saldırısı da söz konusu değildir.

Bu durumda Suriye’de gözüken Rusya, ABD ve İsrail ile Suriye topraklarında yeni bir yapılanmanın varlığının ve anlaşmanın koşullarının düşünebiliriz.

Şöyle ki Suriye’deki son gelişmelere göre İdlib ilinde tamamen silahsızlandırmadır. ve İdlib’de önemli bir yerleşim merkezidir zira bu yerleşim merkezinde Çeçenler bulunmaktadır.

Suriye’deki gelişme, Fırat’ın doğusunda bir Kürt Devleti’nin federasyon şeklinde kurulacağı ve Suriye’de yaklaşık 4 veya 5 federasyon kurulacağı şeklindedir.

Esad; alevi federasyon şeklinde Suriye’nin bir toprak bölümünde kalma şeklinde yine devlet başkanı olarak süreci görüşeceği yönünde Rusya da dahil böyle bir anlaşmaya muvafakat ettikleri gözükmektedir.

IRAK;

Kuzey Irak Kürdistan bölgesel yönetim başkanı Barzani’nin İsrail ile iyi ilişkileri olduğundan  bu sürecin kapsam içine gireceği ve yer alacağı gözüküyor.

TÜRKİYE;

Son siyasi gelişmelere baktığımızda şiddet, sert söylemler, sert siyaset, ötekileştirme, dışlama siyasetinden vazgeçilerek iktidar kanadının söylemleri ve el uzatmaları çok önemli ve anlamlıdır.

Sayın Cumhurbaşkanı Erdoğan; ‘’Anadilini kullanamayanlar milyonlarca insan bu ülkede mağdur oldu.’’

Erdoğan’ın iç barışa ve huzura yönelik açıklamalarının yanında sayın Devlet Bahçelinin meclis açılışından DEM partililerin yanına giderek eş başkanlar ile tokalaşması Türkiye’de yeni bir çözüm açılımına gidildiği şeklinde belirtilerin orta doğudaki dengeleri ve önümüzdeki süreçteki bu gelişmeleri ön görerek Türkiye’de de buna yönelik adım atmaları takdire şayandır.

Sayın Bahçeli’’ İmralı’nın terör bitsin açıkla yapsın’’

Bahçeli; ‘’Uzattığım el hesapsız kitapsızdır.’’

Bu gelişmelerin arkasında CHP Genel Başkanı Özgür Özel’ de   ‘’Şehit gelmesin anaların gözyaşı akmasın‘’ şeklindeki açıklama yapması bu sürece destek verdiği gözüküyor.

Bu süreç içinde İmralı ile PKK görüşmelerinden çıkan cümle sanırım ‘’biz ne olacağız ‘’ demektedirler.

PKK’nın silah bırakması ve ateşkes yapması sürece katkı sunar terörün bittiğini Türk kamuoyuna gösterilmesi gerekiyor.

Selahattin Demirbaş’ın tahliyesi gündeme gelebilir.

Dem Partisi’ne önemli görev, katkı ve sorumluluk düşmektedir.

''Seni başkan yaptırmayacağız'' sloganı ile veya ''Dem Partisine gelir bir kaçak çay içer gider'' geçmişteki bu açıklamalar benzer şeklindeki açıklamalar sürece katkı sunmaz.

 Böyle çocuksu politikalardan vazgeçmelidir. Sokak siyaseti bitmiştir. Türkiye ve Dünya açılımı gerekmektedir. Bu sürece DEM Parti olarak katkı sunmalı desteklemelidir. Ön şart ön koşul öne sürülmemelidir. Yani çözüm İmralı söyleminden vazgeçilmeli. Zaten İmralı bu sürecin içinde olur.

Türkiye’de anayasanın ilk 4 maddesini tartışma ortamı yaratmaktan ve gündeme getirmekten vazgeçilmeli

Faiz, Rant, borsa ve ekonominin sorunlar üzerinde durulmalıdır. aylık 12.500 TL alan milyonlarca emeklinin refah düzeyinin artışına göre tedbirler alınmalı. Kredi kartlarından alınacak Savunma Sanayine paranın iç politikanın çok tartışılacağı bir konudur.

Bu önümüzdeki süreç Türkiye’nin de Orta Doğudaki bu gelişmeler karşısında iç barışı ve huzuru sağlamak için önemli adımlar atmalıdır.

Ortadoğu’da ABD’nin politikası yürürlükte ve bu politikayı da İsrail tarafından dizayn yapılmaktadır.

Türkiye’nin bir savaşa veya iç savaşa yönelik girmesi için yapılmakta olan senaryolar ve planların bertaraf edilmesi gerekmektedir.

Bu nedenle bu süreç önemlidir.

Türkiye’nin kuzey Irak Kürdistan bölgesel yönetimi ile ve Suriye’de kurulacak Kürdistan federal yapı ile iyi ilişkiler kurması, ticaret, ithalat, ihracat, enerji, petrol, doğalgaz, barajlar ve gıda maddelerinin ticari ilişkilerinin arttırılması işçin şimdiden bu ilişkilerin kurulması için hazırlıklı olmalıyız. Irak ve Suriye’deki Kürt yapı ile de siyasi yönden etkinliğimiz olmalı ve bu yerlerde varlığımız korunmalıdır.

Bu gelişmeleri gerçekleştirirse Sayın Cumhurbaşkanı Erdoğan ismi flaş olur. Ve yüzde 70 in üzerinde oy alarak yeniden Cumhurbaşkanı seçilir.

Av Mesut DEĞER

22.Dönem Diyarbakır Milletvekili