Kurtuluş Savaşı’nın başında “Bu mücadele başarıya ulaşırsa hükümet şekli ne olacak?” diye sorulduğunda, Atatürk net bir cevap verir: “Hükümet şekli zamanı geldiğinde Cumhuriyet olacaktır.”

Takvimler 29 Ekim 1923'ü gösterirken, Gazi Mustafa Kemal Atatürk önderliğinde Türkiye, Cumhuriyet'in ilanı ile inkılapların peşi sıra geleceği, tarihi bir döneme başladı.

Türkiye Cumhuriyeti'nin kurucusu Gazi Mustafa Kemal Atatürk'ün en büyük inkılabı olan Cumhuriyet, bundan 101 yıl önce ilan edildiği dönemde kamuoyunda coşkuyla karşılanmıştı.

Cumhuriyet ilan edildiği sırada, henüz 29 Ekim günü bayram ilan edilmemiş, kutlamalar konusunda bir düzenleme yapılmamıştı; 29 Ekim gecesi ve 30 Ekim günündeki şenlikleri halk kendiliğinden organize etti. Ertesi yıl, 26 Ekim 1924 tarihli 986 numaralı kararname ile Cumhuriyet'in ilanının 101 pare top atılarak ve planlanacak özel bir programla kutlanmasına karar verildi. 1924 yılında yapılan kutlamalar, daha sonra yapılacak olan Cumhuriyet’in ilanı kutlamalarının başlangıcı oldu.

Her yıl 29 Ekim’de ülkemizin dört bir yanında şenlikler, kutlamalar gerçekleşiyor. Renkli ve görkemli etkinliklerle Cumhuriyetimizin kuruluş yıl dönümünü kutluyoruz.

Cumhuriyet, milli iradeye dayalı devlet düzenidir. Cumhuriyet, eşit yurttaşların onurlu birliğidir. Demokrasi, Cumhuriyet’le en uyumlu yaşam biçimidir. Demokrasi ve Cumhuriyet, birbirinden güç alır, birbirine değer katar. Cumhuriyet ve demokrasiyi ayakta tutan asıl güç insandır.

Cumhuriyetin kıymetini bilmemiz lazım. Cumhuriyet ve demokrasinin temel değerlerini hayatımızın her alanında hakim kılmalıyız.   

Özellikle genç ve çocuklarımızın Cumhuriyetin kurulma sürecinde yaşanan zorlukları ve nedenlerini iyi öğrenmelerini öneririm. Çünkü Cumhuriyeti ancak bilgiyle koruyabiliriz. Okul sıralarında ellerinde tuttukları kalemlerin bir nedeni cepheye gitmek zorunda oldukları için mezun olamayan öğrencilerimizin de olduklarını asla unutmamalılar.

Mustafa Kemal Atatürk’ün özgür akıl, eşitlik ve pozitif bilim üzerine kurduğu Cumhuriyeti doğru anlamalarını tavsiye ederim.

Türkiye Cumhuriyeti, Atatürk’ün en büyük mucizesidir, tarihe atılan imzadır, aydınlanma devrimidir, baskıcı rejime karşı direniştir, emperyalizmin acımasız çarklarına sokulan keskin kılıçtır.

100 yılını geride bıraktı görkemli Cumhuriyetimiz. 101. yaşına bugün itibariyle girdi. 1920’lerden bugüne aynı rotada ilerleyebiliyorsak, bunun en büyük sebebi, “Egemenlik kayıtsız şartsız milletindir. Milletin kaderini millet belirler” yazan pusuladır. O pusulanın adı Cumhuriyet’tir.

Yaşasın Cumhuriyet! Yaşasın demokrasi!